Gönderi

Nasıl da hırsla cenge hazırlanıyorlardı... Sanki düğüne gidiyorlardı. Kimisi hevesle mermilerini parlatıyor, kimi tüfeğini sökmüş yağlı bezle itinayla bakımını yapıyor, kimi süngüsünü bileyliyor, kimi dua ediyor, kimi yanındakiyle helalleşiyor, kimi toprakla aptes alıyor, kimi mektup yazıp, ailesine bu mevzilere daha sonra gelecek biri tarafından bulunup eve gönderilsin diye toprak duvara son mektubunu veya notunu bir çubukla yamaca tutturuyordu. Kimisi de kumanya olarak kendisine verilen erzakını düzenliyor, kimi mataralara su dağıtıyor, kimi içiyor, kimi delercesine gözünü toprağa dikmiş, öylece dalgın ve hareketsiz duruyor, kimi heyecandan kusarcasına öğürüyor, kimisi de şaşırtıcı bir gayretle sanki bayrama gidiyor gibi çorap ve çamaşırını temizleriyle değiştiriyordu. Yani herkes tecrübe derecesine göre farklı bir hazırlığın telaşını yaşıyordu.
Sayfa 295 - AlfaKitabı okudu
·
20 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.