30- 29 Eylül 2000 tarihinde kıvılcımı çakılan El-Aksa İntifadası Filistin halkının topraklarındaki hakkına sımsıkı sarıldığını, Arap ve geniş anlamda İslâm halklarının Filistin intifadasıyla etkileşim içinde olduğunu vurguladığı gibi meselenin İslâmi boyutunu da pekiştirmişti. Diğer taraftan siyonistlerin saldırganlıklarının ve sözde barışçı propagandacıların çirkin yüzlerinin açığa çıkmasını da daha belirginleştirmiştir. Ayrıca ümmetin hakları ve ilkeleri aleyhine meseleyi uzlaşmacı yollarla çözme projesine de büyük bir tokat indirmiş oldu. Filistinliler son derece ağır şartlarda çok sıkıntı çekti, zorluklarla karşılaştılar. Bu arada siyonistler de Filistin özerk yönetiminin topraklarının büyük bir kısmını yeniden işgal ettiler.
Bu özerk yönetimin ortaya çıkışından itibaren beş yıl içinde 4160 Filistinli şehit olmuş 45.000'den fazla kişi ise yaralanmış, işsizlerin oranı yaklaşık %58'e varmıştır. Arma bütün Filistinli oluşumların katıldığı kahramanca direniş ve müstesna mücadeleyle siyonist işgalcilere muhtelif bölgelerde vurulan ağır darbeler siyonist işgalle Filistin direnişi arasında bir "korku (güç) dengesi" oluşmasını sağladı. Siyonist işgalin almış olduğu bu darbeler sonucunda yaklaşık 1060 siyonist ölmüş, 6250'den fazla kişi de yaralanmıştır. İntifada, siyonist projenin dayandığı iki temel unsur olan güvenlik ve ekonomiyi sarsmıştır. Siyonist yönetim Gazze'den çekilmek ve Ekim 2005'te Filistin halkının kahramanca direnişi sonucu bütün yerleşim bölgelerini sökmek zorunda kalmıştır. Kuruluşundan itibaren Filistin yönetiminin liderliğini yapan Yasir Arafat'ın Kasım 2004'te ölümü, Filistinlilerin başkanlık, belediye ve yasama meclisi seçimleri havasına girmesi, 17 Mart 2005'te de çeşitli oluşumların, ortamın sakinleştirilmesi konusunda aralarında anlaşmaları El-Aksa İntifadası dalgasının gerilemesinde etkili oldu.
Sayfa 47
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.