“Kıymetini bilemediklerinin hakkını verebilmek için oradan ayrıldığı ana tekrar geri dönmek isterdi. Hayat ne boştu! Nasıl da çürük, kaypak ve havaiydi! Sanki dünyanın hengamesinden, çok yükseklerdeki bir çan kulesinden bakan biri sürekli “Her şey gölge! Her şey gelip geçici! Her şey geçmişte kaldı!” diye bağırıyordu.”