Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

104 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Düşüş
Kitap romandan çok bir monolog niteliğinde olup, kitabın ana karakteri Paris'li bir avukat olan Jean-Baptiste Clamence'in kendi ile konuşmalarını içermekte. Kitapta aşırı felsefik cümleler bulunmakta. Sanki deneme okuyorsunuz gibi bir hissiyata kapılıyorsunuz. Ben şahsen roman okuduğumu hissedemedim. Karakterimiz aslında Amsterdam'daki Mexico-City adındaki bir barda tanıştığı bir adamla konuşuyor olsa da, soruları hep kendi soruyor ve cevapları da kendi kafasından veriyor. Her ne kadar biz çoğu zaman karşıdaki kişinin verdiği cevapları duyamasak da, Clamence aldığı yanıtlara karşılık da veriyor. Yani kitabın tamamında konuşan yalnızca ana karakterimiz ve anlatıcımız olan Clamence oluyor. Yüz iki sayfalık bu kısa roman, okuyucuda beş yüz sayfalık bir anlatı okuyormuş hissi uyandırıyor. Yavaş yavaş, bütün cümleleri sindire sindire okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Ayrıca kitapta olay örgüsünün varlığından söz bile edilemiyor. Kitabın adı olan "Düşüş " ün en önemli tezahürlerinden bir tanesi Clamence'in Paris'te evine giderken geçtiği bir köprü üzerinde bir kadının intiharına şahit olmasıdır. Kadının köprünün kenarında durmuş denize baktığını görünce umursamamış, yoluna devam etmiştir. Köprüden rıhtıma çıktığı sırada kadın suya 'düşüş'tüğünde çıkan sesi duyar. Şaşkınlıktan olduğu yerde donakalır. Arkasını dönüp bakamaz, hatta tek bir adım bile atamaz. Bir süre sonra da arkasına bile bakmadan yoluna devam eder. Bu, Clamence'in kendine ve çevresine ne kadar yabancılaştığını göstermektedir. Kitabı okurken birkaç defa okuma ihtiyacı duyduğum birçok sayfa, altını mutlaka çizmem gerektiğini düşündüğüm birçok cümle oldu. Dilinin biraz ağır olduğunu düşünsem de herkesin sabırla ve sindire sindire okunması gerekiyor.
Düşüş
DüşüşAlbert Camus · Can Yayınları · 201915,1bin okunma
·
145 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.