Gönderi

216 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kısa bir süre önce felsefeye şöyle okkalı bir giriş yapmaya karar verdim. Beni bilen, yakından tanıyanlar bunun dinamiğini de biliyor. Ayrıca anı mahiyetinde şu iletiyi açtım:#229293268 İşe ilk
Fragmanlar
Fragmanlar
kitabını okumakla, şu meşhur üçlü doğa filozofunu tanımakla başlamaya karar verdim ve kararımı da uyguladım. Fragmanlar kitabına ekstra bir inceleme yazmadım haddime değil, felsefede daha yeniyim diye ancak biraz sonradan görme bir hisle hem kendi fikirlerimin de evrimini görme fırsatını kendime sunarak inceleme yazmaya, felsefe alanında da olsa, geri dönüyorum. Fragmanlar için şimdilik burada sadece şunu söyleyeceğim: gerçekten başarılı bir çalışma. Değerli kaynaklardan bu üç doğa filozofu hakkında her şey çıkarılmaya çalışılmış ve benim gibi daha felsefeye yeni başlayıp nereden başlayacağını bilmeyen okurlar için bence gerçekten güzel bir çalışma. Fragmanlar'ı okurken bilgelik sıralamam, Thales>=Anaksimenes>Anaksimandros idi benim için. Belki Thales'i anlamak benim için daha kolaydı. Üniversite sınavlarında bile meşhur gölge piramit soruları, kendisinin sivri zekasının çözümlerini bizde de yankı uyandırmasına yönelik sorularımız vardı. Yani kısacası idmanlıydım, idmanlıydık. Anaksimandros için "biraz salak salak konuşuyor" dediğim anı hatırlıyorum hâlâ. Bu kitabı okuduktan sonra nasıl derler... neyse argoyu karıştırmayayım :D Bu kitap bilim felsefesine ve bilime bakış açıma bir tık yön verdi diyebilirim. Günümüzdeki militan bilimcilerin dolduruşu... bilimin felsefesini unutan bilimcilerin dolduruşuna gelip bilimden uzaklaşmamalı. Bilim dogmatik değildir derken bilimciler buna inanasım gelmiyordu aşırı tutucu olanları yüzünden. Bazen bilimin de bir inanç olduğunu düşünmeme sebep oluyordu. Ama neden bilmem, bu kitabı okurken bilimin gerçekten dogmatik olmadığına, kendinden öncekilere(bilim adamı açısından en azından) saygılı olduğuna, meslek adabına önem verdiğine ve bir inanç değil belki bir yöntem olduğuna ikna oldum. Kitapta bilimsel düşüncenin felsefesinin Anaksimandros ile bağıntısı çokça anlatılıyor. Anaksimandros'un bilim ve felsefesi için neden önemli olduğu. Kitapta bir takınılan tavır var ve bu benim çok hoşuma gitti. Belli bir şeyi belli birine mâl etmiyor. Bilim kişilere mâl edilmiyor, kişilerin değil toplumların oluyor. Bilimi sadece bir şeyden ibaretmiş gibi değil, bir toplamdan oluştuğunu hissettiriyor. Bilime neden itimat edilmesi gerektiğini de. Belki bu 3 gün içerisinde bu kitaptan sayısız alıntı paylaştım ve büyüsünü bozdum kitabın. Bunun için herkesten özür diliyorum--><-- Ancak unutmamak adına bir kayıt tutmak istedim sadece. Kitapla ilgili daha uzun tartışabilirim ancak kitabı almadan okumuş kadar olmayın daha fazla :D Bu tarz kitaplara, bilime ve felsefesine ilgisi olanlara öneririm. İyi okumalar, iyi geceler dilerim. (Sonradan ek: Felsefe kitapları okumaya yeni başlayanlar için eğer anlamıyorsanız üzülmeyin. Benzer konuyu işleyen başka kitaplar okuyunca anlıyorsunuz. Okumayı bırakmayın. Hatta bazen anladığınız filozofun düşüncesine bile başka bir filozof okurken daha farklı yaklaşabiliyorsunuz.)
Miletli Anaksimandros ya da Bilimsel Düşüncenin Doğuşu
Miletli Anaksimandros ya da Bilimsel Düşüncenin DoğuşuCarlo Rovelli · Bilge Kültür Sanat · 2014100 okunma
·
141 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.