Orhan Kemal’den okuduğum 24.kitap imiş kendileri.
Niyet ettim yıllar önce emek emek hazırladığım
Orhan Kemal kitapları listemi bu yıl bitirmeye.
İlk 23 kitabı önceki yıllarda okumuş, iki seneden
fazla bir süredir de Orhan Kemal okumaları yapamamıştım.
Nasıl özlemişim nasıl.
“Dert, adı batasıca, cehennem ol, soyka… ille de soyka”
Çukurova’ya yakın memleketimin, çocukluktan kulağıma
yerleştirdiği, nazımın geçtiklerine de Allah’ın her günü
kullandığım canım sövgüler, intizarlar…
Bizzat benden duyanlara selam olsun
Kitabı ilerde unutmamak için konusundan da bir kaç
satır bırakayım;
Daha önce
Eskici ve Oğulları adıyla yayınlanan
kitaba bir kaç değişiklik ekledikten sonra
Eskici Dükkânı
adıyla basılmasını ister Orhan Kemal.
Savaşta bir ayağını kaybetmiş, tahta ayaklı Topal eskici.
Karısı, oğulları Memed ve Ali, kızı Zeliha, anası azarlarken Zalha.
Bir kaç kilometre daha kuzeye, bizim oralara çıksalar, Zala.
Tarımda insan gücünden, makineleşmeye geçen süreçte
bahsi geçen ailenin kunduracılık ile geçinemeyip,
yabana inmesi, pamuk tarlası, sıtma, dizanteri, açlık…
Ve her Orhan Kemal romanında olduğu gibi, umut her zaman var.
Ne de olsa “kara gün kararıp gitmez.”