Gönderi

Biliyorum, bunca sene annelerini sevemediler çocuklar. Emin'e sevgisiyle, Ethem'le Ekrem'e sevgisizliğiyle eziyet etti Mürüvvet. Ama kötü bir kadın değildi. Onu şartlar o hale getirdi. O şart da benim işte, başkası değil. Beni affedemedi. Etmesi için de zorlamadım. Kolay değil. Çalışsın, size para göndersin diye kocanı kasabaya yolla, o da bir gün kucağında bebekle çıkagelsin, al bunu büyüt desin. Buna rağmen bir kere bile isyan etmedi bana. Karşıma geçip bağırmadı. Öyle olsa daha kolay olurdu. Kavga ederdik, döverdik, söverdik birbirimize, geçimsizliğimiz dışarıdan belli olurdu. Ama o yok saydı beni. Yokmuşum gibi davrandı. Söyleyecek bir şeyi olmadıkça konuşmadı benimle. Konuşurken de boşluğa konuştu. Seneler boyu odanın kapısını açar, odaya, odadaki boşluğa "Eve şu lazım, bu lazım..." der, kapıyı kapatırdı. Ben aslında istediklerini duvarlardan değil, benden istediğini anlardım. Yine de sevmeye sevmeye de olsa baktı Ethem'e. Ethem bilmez ama en büyük iyiliği de ona yaptı aslında.
Sayfa 151Kitabı okudu
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.