Gönderi

Çocukken büyüklerin kendi ölümleri hakkında konuşmaları garibime giderdi. Yapmacık, şımarıklıkmış gibi! Ama şimdi öyle gelmiyor. Geçen gün Cahit'e, 'ben ölünce evvela ne yaparsın' dedim. Yüzü değişti. O ölse, ben hemen sokağa çıkar, vapura binerim. Temiz hava alırım, eve dönerim, müzik dinlerim. Cenazesine filan da gitmem. Sonra, bir değirmen resmi yaparım. Metruk, kırık dökük, eski bir değirmen. Renkleri kucağıma oturturum. Monsieur Seguin'in keçisini de. Ve ona vaziyetin tuhaflığını anlatırım. Tabii, bir de farklılığımı ve yalnızlığımı... Ben ölünce bunları kimse kimseye anlatmaz. Kendimi, sadece bu yüzden kıymetli hissediyorum.
Sayfa 205Kitabı okudu
·
12 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.