Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İran-Türkiye farkı İran devrimi nedir? Modernist şah diktatörlüğüne karşı ulema liderliğinde halk ayaklanmasıdır. İran ile Türkiye arasındaki farklılıkta üç faktör belirleyici olmuştur: Siyasi otorite: Meselenin temelinde Şiiliğin siyasi otoriteyi gayri meşru görme şeklindeki kuvvetli eğilimi vardır. Osmanlı’da ise Sünnilikteki “ülül-emre itaat” ilkesi siyasi otoritenin üstünlüğü yönünde güçlü bir kültür oluşturmuştur. Osmanlı’da halife-padişahlar modernist reformlarla medreseyi ve ulemayı zayıflatarak “kenar”a iterken, ulemanın ciddi bir direnci görülmemiştir. İran’da ise, mesela 1903 yılında “müçtehit” Şarabiyani, şahın tahttan indirilmesi için fetva yazarken, “Bugün bir köpeği kaldırıp yerine başka bir köpeği koyacağız” diyebiliyordu! Osmanlı Tanzimat ve Meşrutiyet’le meşgulken, XIX. yüzyılda İran’da devlet başkanının (şahın) yetkilerinin esasen Şii ulemaya ait olduğu ve ulema tarafından yürütülmesi gerektiği fikirleri işleniyordu!Humeyni’ye göre de, siyasi otorite “fakihlere (ulemaya) ait liderliği gasp eden gayri meşru otorite”dir, çünkü egemenlik imamındır, imamı da ulema temsil eder. İran devriminin temelinde bu anlayış vardır. Osmanlı’da ise, Sünniliğin “ülül-emre itaat” anlayışına dayalı son derecede otoriter bir siyasi kültür gelişmiştir; devlet tartışılmaz, hatta eleştirilmez üstün otoritedir. Ulema otoritesi: Sünni Osmanlı’da ulema devlet emrindedir, devlet memurudur. İran-Şii kültüründe ise, “ulemaya itaatsizlik, Allah’a itaatsizliktir”. İmamın hükmünü kabul etmemek, Allah’ın hükmünü kabul etmemektir. Sünnilikte böyle bir “imamet” karizması ve kültürü yoktur. Bu bakımdan da Türkiye’de “İran türü genel ya da yer yer halk ayaklanmaları” olmamıştır, olmayacaktır. Halkın siyasi kültürü: İran’da dini-siyasi kültür olarak meşru sayılmayan siyasi otoriteye karşı ulemanın liderliğinde gerçekleşen halk ayaklanmasının temel sebebi, şah diktatörlüğüne karşı halkın mistik olarak bağlandığı ulemayı tercih etmesidir. Türkiye’de ise siyasi kültür, 1950’de demokrasiye geçmemiz sayesinde hayli çeşitlenmiş, eski ve bürokratik nitelikli din-laiklik ikilemi hâlâ aşılamamışsa da, genelde liberal, sosyal demokrat, muhafazakâr, sosyalist siyasi kültürler oluşmuştur. Bunun yanında, dini-siyasi kültürümüzün temelinde de “ülül-emre itaat” geleneği bulunmaktadır. Bizde “irticai kalkışma” kavramı sosyolojik temelden yoksun bir paranoyadır.
·
180 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.