Gönderi

152 syf.
10/10 puan verdi
Başkaları gibi olmak bu kadar mı zor?
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan Livingston
“Her aydınlığı yangın zannedip söndürmeye koşan zavallı insanlarım. Karanlığa o kadar alışmışsınız ki yıldızlar birle rahatsız ediyor sizi. Düşüncenin kuduz köpek gibi kovalandığı bir ülkede düşünce adamı nasıl çıkar?” Farklı olanın ilk önce görmezden gelinerek yok sayıldığı, sonrasında dışlanarak hasım sanıldığı, kadim bir düzenin ezeli mahkumları gibiyiz. Mahkûm gömleğini bize giydiren toplumdur ama o gömleği kabul etiğimiz ilk andan itibaren gardiyanlığa soyunmamız ne kadar trajik. Sanki, bu gömlek giyme töreni babadan oğula, oğuldan toruna mütemadiyen sürüyor. Gömleği giymeyi reddeden, yani farklı olan, o farklılığındaki haklılığa bakılmadan yargılanıyor ve yaftalanıyor. Farklılıkların başarıya evrildiği hikayeleri, nesilden nesile kulaktan kulağa anlatıyoruz da bazen. Ama o başarı için bedel ödemeye niyet ederek gömleğimizin kollarını sıvayamıyoruz bir türlü. Çünkü biliyoruz, aynı gömleği farklı bir tarzda giymek bile dışlanmaya bahane. Eğer farklı olanın ortaya koyduğu başarı görmezden gelinemeyecek bir parlaklıkta ışıyorsa o zaman en kıdemli gardiyanlar bir çözüm buluyor hemen. “O başardı çünkü milyonda bir gelen bir dehayla doğmuştu.” “Ve başardı çünkü onun babası da seçilmiş bir insandı.” “Evet, başardı çünkü coğrafya kaderdi ve kadere karşı gelinemezdi işte.” Bu video karanlığa alışmayıp onu aşmaya çalışan ve yıldızdan rahatsızlık duymayıp onu yön bulmada kullananlar için çekilmiştir: youtu.be/vlUXhFQTfDE
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınevi · 201867.4k okunma
··
75 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.