Mert Arık hocamızın yine mükemmel bir akış ile okuyucularına sunduğu kitabımız , çocuklarımızın hayal gücünü depreştiren üslup ile bir çırpıda okunup bitirilecek bir eser. Eserimizin başkahramanı olan Rüya isimli kızımızın çok sevdiği babaannesinin bir akşam salçalı makarna yerken vermiş olduğu bir karar ve bu kararın tren ile dünya turu yapmak olması... :) Babaannesi emekli bir öğretmen . Kafasına koyduğu her işi yapmaya kabil ... Bababamnesini cok seviyor ruya . Bi ara babaannesinin örgü hastalığına tutulduğunu anlatır . Gelen giden herkese ve her seye örgü ördüğünü anlatir . Tren ile Dünya turu yapacağına ilk etapta kimse inanmaz . Ancak babaanne bu . Kafasına koyduğunu yapacak elbet. Rüya babaannesinin gitmesini hiç istemez . Hatta bunun için trenin gecikmesini ister. Gelmemesi yönünde hayaller kurar . Mesela tren ray değiştirse, gelmese, uzaya gitse vs. Trene binerken valizini açar. Valizinde yok yoktur. Valizden bir ayva çıkarır ve onun cok özel bir ayva olduğunu , onunla her şey yapabileceğini söyler. Daha tam ayrıntılı soracakken rüya istasyon şefi yolcuların binmesini ister ve babaanne gider ... Rüya ayvayı ne yapabilirim diye düşünüp durur. Kız kardeşine sorar , hapur hupur yenebilir anca bu ayva . Onun dışında ne olabilir ki diye düşünürler. Rüyanın babası annesinin ayva vermesine sasirmamisti . Cunku annesinin türlü cilginliklarına alışkındı. Mesela Kaşık koleksiyonu vardı annesinin. Kaşıkolog olmuştu bi ara ve gelen giden herkese farklı türde kaşıkların tarihini anlatıyordu. Bi ara bir sabah uyanıp sakızcı olmaya karar vermişti. Ve cakkıdı cakkıdı dükkanı açmıştı. Icinde türlü türlü aromada sakızların bulunduğu bir sakızcı dükkanı . İşlerin cok güzel işlediği zamanlar olmuştu ve babaanne bu işten sıkıldığını dile getirip dükkanı kapatmak istemişti. Böyle olmuştu işte her şey. Heyecan vermiyordu artık . Heyecan vermediği işi de yapmak istemiyormuş. Zaman geçer. Artık rüya ayva ile ne yapabileceğini bulamaz ve ayvayı sonunda yer . Çünkü çürümek üzeredir ayva. Yer ve ondan geriye bi kac çekirdek kalır. Bu çekirdeklerle ne yapabileceğini düşünür. Onları hep yanında taşır. Çünkü babaannesinin deyişine göre bu çok özel bir ayvadır. Sonra bu cekirdeklerden bir kolye yapar ve boynuna asar. Yine bir sabah bu düşünceler ile uyandığı bir gün babaannesinin bir sözü aklına gelir . "" Önemli olan nasıl anlattıĝındır. "" " Ne anlatırsan anlat. Ne anlattığın pek önemli değildir. Bir kaşığı öyle anlatırsın ki herkes pürdikkat seni dinler . " Evet işte. Benim de insanlara anlatmam gerekiyordu . İnsanlardan yardım isteyebilirim. Ve bunu öyle etkileyici yapmalıydım ki herkes bu oyuna katılmalıydı. " Bir ayvayla neler yapabilirim ? " sorusuna binlerce insanla birlikte cevap arayabilirdik .. Bunun için sadece biraz hayal gücüne ihtiyaç vardı. Hemen babasının yanına gider rüya ve babaannesinin cakkıdı sosyal medya hesabını kullanarak ( çünkü şifresi babasındaydı ) bir mektup yazarak insanlarla paylaşabileceğini söyler. Rüya bu sosyal medya hesabında bir gönderi paylaşır ve şunları yazar özeten " babaannem trenle dünya turuna çıkarken bana bir ayva verdi ve bunun özel bir ayva olduğunu belirtti Bu ayvayla ne yapabilirsin ? Dedi . . Ben de bu ayvanın cekirdekleri ile bir kolye yaptım . . Biz de ailemle bir ayvayı yedik müzesi açtık. Tüm dünyaya Bir ayva ile daha başka neler yapılabilir ? Bunu göstermek istiyorum çünkü. Gelen her ayva çekirdeğiniz ve hayalleriniz bu müzede sergilenecek . Siz de bu müzede yer almak ister misiniz ? Bir ayva ile neler yapabiliriz? Sorusuna vereceğiniz cevapları bir kağıda yazıp,bize gönderebilirsiniz....lütfen bunu yaparken ayva çekirdeklerinizi de göndermeyi unutmayın lütfen. Cok geçmeden herkes seferber olur bir çocuğun bu çağrısına. Bir sanatçı " ayva konserleri " verebileceğini söyler. Bir aşçı " özel bir ayva yemeği " yapabileceğini söyler. BIR YAZAR " Ayvayı yedik müzesi " kitabı yapabileceğini söyler. Bir öğretmen öğrencileriyle " Ayvayı yedik etkinlikleri " yapacağını söyler. Bir yönetmen " Ayvayı yedik belgeseli " cekecegini söyler. Daha binlerce fikir .... Herkes seferber olmuştu adeta. 2 yıl olmuştu müze açılalı. Herkes müzeye akın akın gelip giderken bi anda dünya turunda olan babaanne çıkageldi. Müzeye gelen herkes ayva cekirdeklerinin yanısıra bir de not bırakıp gidiyordu . Sıra babaannede idi. O da eline bir kalem kağıt alıp yazmaya başladı. Bildiğim çok güzel bir yer var.. oraya ayva çekirdeklerinizi ekmeye gidiyoruz dedi. Böylece bir sürü ağaç kazandırabiliriz çevremize..... :))

Ayvayı Yedik MüzesiMert Arık · Timaş Çocuk Yayınları · 2023466 okunma

·

38 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sitâre... Derviş Yunus Deyişiyle...