Avrupalının asırlarca kin depo ederek elde ettiği üstünlük karşısında aşağılık kompleksine ve fikir ezikliğine düşen Doğulunun Batılı ile en çok temas kuran sınıfı, mirasını red ederek ilk önce şeklen, daha sonra ruhen emperyalist dünyanın kulu-kölesi olmuştur.
Kitapta da Batıya boyun eğmeyen din ve İslam bilimine mensup 23 Âlim, hoca ve şairin Türkiye'de çağlar boyunca İslam düzeni ve inancı içinde pişmiş insanların hayat hikayesi ve mücadelesini okuyoruz.
Hain ve kâfir ruhlu kişilerin Firavun imanı ile mücadeleye bir ömür harcamış bu insanlar. Gavur inadı içinde İslamcıların hor ve hakir görenlerin karşısında zor şartlar içinde yerine göre susmayı, konuşmayı ve asılmayı bilmişler. Sağlam bilgiye sahip ve İslamı iyi biliyordu bu insanlar, yaşadıkları dönemde sisteme yaranmaya çalışanların tersine, inançları istikametinde kavga vere vere kaybetmişler.
Tek çilesi İslamdı bu insanların, İslâm'ın safiyetine dokunulmadan yapılacan her harekette bulunmuşlar. Onlar için Batı medeniyeti ve kültürü küfrün ta kendisiydi. Müslümanların küfür karşısında ezileceğini, yok olacağını ve yurtlarını kaybedebileceklerinin bilincindeydiler. Tüm yazıları ve söylemleri Müslümanların gözünü açmak için yüce bir amaç uğrunaydı. Hepsi zalim ve katillerle hesaplaşmayı mahşer gününe bırakarak göçtüler bu dünyadan.
Bu değerli insanlar derin bilgilerini gelecek asırlarda İslamiyetin daha iyi anlaşılması ve kurtuluş olduğunu anlatabilmek için büyük bir iman gücüyle kullanmışlardı. Dinin temel kaidelerine sarılarak insanlara kurtuluş yolu arayan bu insanlar, yıllar önce söyledikleri ve yazdıkları ile geleceğin acı neticelerini her şeyin kaybolmadığı ta o zamanda ileri sürmüşlerdi.
İslamiyet'in insanlığın değerini yükseltmek ve iki cihan saadetine erdirmek için büyük mücadeleler vermişlerdi. Her biri döneminin Batılı zihniyetine kafa tutmuş, yeni bir İslami uyanış için mücadele verirken çok kanlar dökülmüş, çok başlar verilmişti. İşte yazarın kitapta bahsettiği o isimler:
Mustafa Sabri Efendi
İskilipli Atıf Hoca
Muhammed Hamdi Yazır
Ermenekli Mustafa Saffet Efendi
Ömer Nasuhi Bilmen
Ahmet Naim Bey
Ömer Ferid Bey
Ahmed Rasim Efendi
El-Mevlevi
Mehmed Şevketi
Dağıstanlı Ömer Ziyaeddin
Bediüzzaman Said Nursi
Ahıskalı Ali Haydar Efendi
Seyyid Abdülhakim Efendi
Süleyman Hilmi Efendi
Mustafa Asım Efendi
Dursun Feyzi Efendi
Eşref Edip Efendi
Mahmud Celaleddin Ökten
Mehmet Akif Ersoy
Ahmed Hamdi Akseki
Erbilli Esad Efendi
Hasan Basri Bey
Düşünen, salim yolu seçen, tek tesellisi Allah yolunda yürümek ve fikir beyan etmek olan din yolunun yolcuları, ne idiği belirsiz kişilerin haince icraatları sayesinde köşeye kıstırılmış, pusturulmuş, yobazlık ve gericilikle itham edilmiştir. Lakin tüm bu olumsuzluklara, haksızlıklara ve hainliklere rağmen ocağına incir ağacı dikilene dek bu insanlar medreselerinde "İnsan" yetiştirmeye tüm inançları ve umutları ile devam etmişlerdir.
Bu insanların yarım kalan Batı zihniyeti ile mücadesi, İslam'a talip olan tüm insanlara kalan vasiyettir. Bunu Menmet Akif Ersoy'un şu dizelerinden de anlıyoruz:
"Benim ki, yaşlıyım artık, düşük kolum kanadım
Bu intikamı çalışsın da alsın evladım!"
Rabbim hepsine rahmeti ile muamele eylesin (Amin)