Birden vapurun bacasindan,hayvani bir tiniyla, vhuuup diye kulaklari sağir eden ve rihtimdan ayrilişi bildiren o tuhaf ses duyuldu. Elleriyle küpeştenin tahtasini simsiki kavradi Ahmet Resat, vapurun dudugunun kendi sesini bastiracagindan emin, etrafindakilerden hiç utanmadan tüm gucuyle haykirdi:"Elveda İstanbul! Elveda şehrim!"