Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Ahmet Hamdi Tanpınar bu eser için Müslüman aleminin tek romanıdır diyor. Erken tarihlerde batıda çevirileri yapılsa da ülkemizde geç tarihlerde çevirisi yapılıyor. Defoe, bacon ,spinoza ve More gibi pek çok düşünür ve sanatçı üzerinde etkili oldu eser. 9 yüzyılda Yunanca'dan Arapça'ya çevrilen salaman ve absal öyküsünden ilham almış, haybin yekzan. Türkiye'de 1923'te çevirisi yapıldı kitaplaştırmak için 1985 yılına kadar bekledi. Dünyada felsefi romanının ilk örneği. Kitabı daha iyi anlayabilmek için yapılan girişler önemli bir detay,buralar okuyucuyu zorlayabilir, ağır ağır okunması gereken yerler mevcut kitapta. Hikaye simgesel bir anlatımla aktarılmış. Bir insanın, kendini geliştirip olgunluğa ulaşabilmesi için arzulardan isteklerden kötülükten uzak durması ve kendini geliştirip düşünüp maddenin dışına çıkıp kendini aşması örneğini okuyoruz kitap boyunca. Doğuda felsefi ve simgesel öykü yazma geleneğinin temeli olan Salaman ve Absaldan esinlenen ve bu tarzda öykü yazan, bun­dan yapıtlarında söz eden ilk kişi İbn Sina olmuştur. Dünyada felsefi romanın olduğu kadar Robinsonad/adasal roman türünün de ilk örneği olan Hay bin Yakzan, Batıda 14. yüzyıldan başlayarak büyük yankılar uyandırmış, en çok okunan kitaplardan birisi olmuştur. Kitabın iyi anlaşılması için altta verilen açıklamalar okumayı, anlamayı kolaylaştırıyor. İbn Tufeyl, Hay bin Yakzan ile zamanında büyük tartışmalara yol açan üç sorunu çözümlemeyi amaçlamaktadır: 1 — İnsan kendi başına, hiçbir eğitim ve öğretim görmeksizin, doğayı inceleyerek düşünme yoluyla "insan-ı kâmil" aşamasına ulaşabilir, başka bir deyişle insani nefs, faal akılla birleşebilir. 2 — Gözlem, deney ve düşünme yoluyla elde edilen bilgiler, vahiy yoluyla gelen bilgilerle çelişmez, yani felsefe ile din arasında tam bir uygunluk vardır. 3 — Mutlak bilgilere ulaşmak bütün insanların üstesinden ge­lebileceği bir şey değildir. Yüce gerçekliklere ulaşmak bireysel bir olaydır. İbn tufeyl, hayatı, felsefesi, etkisi üzerine de uzun bir açıklama yapılmış. İbni tufeyl'nin Haybin yazan öyküsünde doğumuna ilişkin 2 varsayımda bulunuyor bir tanesi biyolojik doğum diğeri de kutsal metinlerde geçen çamurdan doğma. Burada İnsan aklına Adem geliyor. Zaten Kur'an'da da çamur varsayımını destekliyor ve örnekler veriliyor ayetlerle. Bir insanın tek başına bir adada deneyler yaparak, gözlemleyerek , uygulamalarda bulunarak kendini geliştirip,yetiştirip bilgileri ışığında kendini gerçekleştirip olgunlaşması maddeye, cisimlere, nesnelere dair bazı çıkarımlar yapıyor. Yaratıcının varlığına dair bize kanıtlar sunarak onun var olduğunu inandırmaya çabalıyor. Bir topluluğun olmadığı,kültürün olmadığı, kendine ait bir dilinin olmadığı,kimseden herhangi bir bilgi almadığı bir adada da doğayla iç içe ve barışık, tanrıyı, nesneleri, maddeyi göğü,canlıları v.s üzerinde Tefekkür ederek mantık süzgecinden geçirerek Anlamaya çalışması ve Tanrıya ulaşma çabası kanıtlamaya dönük çabası gerçekten etkileyici. Gerçeğin İki Yüzü bölümü de etkileyici absalın adaya gelişi,haybin yakzan ile karşılaşmaları da kitaba ayrı bir renk katmış. absal sufilliği temsil ediyor salaman dünyevi hayatı. Adadan ayrılıp gittikleri Ada Bizim bugün yaşadığımız toplum biçimine çok benziyor adada yaşayan topluluk dinin sadece dış yüzünü benimseyip ona göre yaşıyor. haybin yakzan topluluğa gerçekleri anlatmanın zor ve anlamayacaklarını düşünerek onları aydınlatmanın gereksiz olduğunu düşünüp adasına absalla beraber dönüyor.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,677 okunma
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.