Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

600 syf.
9/10 puan verdi
Gel Vatandaş, Sözde Bilimi ve Şarlatanları Tanımak İçin Buraya Gel
Bu inceleme ve bu kitaptan yaptığım alıntıları medium hesabımdan okumak için tıklayınız: sametonurr.medium.com/4119e13f5749 Bir doktorun zakkumdan elde ettiğini iddia ettiği ilaçla bütün kanser türlerini tedavi edebileceği söylemesiyle başlıyor hikaye. Zakkumcu Ziya diye ünlenen bu kişi, gerekli inceleme ve herhangi bir onay almadan ve alanı da bu olmamasına rağmen kanser hastalarına kendi üretimi olan şeyden kullanmaya başlıyor. Bunun yayılması üzerine Doktor Ziya'ya bazı cezalar veriliyor. Ancak doktorların onaylamadığı bu durum, dönemin sağlık bakanının Doktor Ziya'dan bir kanalda övgüyle bahsetmesi sonrası ciddi bir infial uyandırıyor. Bu olaylar, 70 yaşında çoktan öğretim üyeliğinden emekli olmuş Filozof Hüseyin Batuhan için bardağı taşıran son damla oluyor ve "Bilim ve Şarlatanlık" kitabını yazmaya başlıyor. İyi ki de, yazmış! Bilimi anlamak için sahte bilimin örneklerini ilmek ilmek işleyerek anlatan Batuhan'ın bu kitabı yazmadaki en büyük amacı okuyucuda şüpheci bakışı hâkim kılmak ve onu dogmatik uykudan uyandırmaktır. 600 sayfa boyunca aklınıza gelen gelmeyen birçok alanda bilim kılıfıyla ortaya atılmış şeylerin neden bilimin alanına giremeyeceğini açıklamalar, örnekler, alıntılar ile sağlam bir şekilde göstermeyi başarıyor değerli yazar.  600 sayfa deyince gözünüz korkmasın. Oldukça esprili, yer yer iğneleyici, ayrıca bol hikayeli bir metin bu. Sıkılmak yerine sonraki sayfada ne var diye merak ediyorsunuz.  Bu eseri övmekle bitiremeyeceğimi düşündüğüm için size kitabın darbe vurduğu alanlardan bahsedeyim. Önsöz ve 7 bölümden oluşan bu kıymetli eserin bölümleri ve içerikleri şu şekilde: 1. Bölüm - Şarlatanlık Nedir? (s. 31-59) Bu bölüme şarlatanlığın tanımıyla başlanıyor. Sonra bilim ve sözde bilimin farkı üzerinde duruluyor. Neye bilgi dendiği üzerinde önemle durulduktan sonra bilginin belgeleme yükümlülüğüne vurgu yapılıyor. 2. Bölüm - Bilim İnsanının Kişiliği (s. 60-102) Bu bölümde bilim insanının kişiliği üzerinde durulduktan sonra iki örnek bilim insanının buluşlarını nasıl yaptıkları aşama aşama aktarılıyor. Bunlar Pasteur ve Robert Koch. Batuhan'ın buradaki amacı bilim adına ortaya atılan iddiaların hangi aşamalardan geçtiğini göstermek. Bilimsel buluş yaptığını iddia edenlere dair gelecek bölümlerde onlarca örneği verilecek olan şarlatanlara karşı bilim için mihenk taşı oluşturmak ise ikinci amaç.  3. Bölüm - Teorik Bilgiyle İlgili Şarlatanlıklar (s. 103-218) Isınma turlarından sonra konuya giriş yeri burası. İlk olarak teorik bilgiyle ilgili iddialarda bulunan şarlatanların söylemleri inceleme konusu yapılıyor. Bunlar arasında Dünya'nın düz olduğunu, Mars'ta hayat olduğunu, uzaylıların olduğunu iddia edenlerden tutun da Velikovsky'nin dünyanın oluşumuna dair Çarpışan Dünyalar iddiası ve Däniken'in Tanrıların Arabaları adlı uydurmasyon kitabına dair eleştiriler yapılıyor.  Daha sonra jeoloji, biyoloji, arkeoloji ve tarihle ilgili gizemli iddialar masaya yatırılıyor. Bunlar arasında fosillerin oluşumuna dair gizemli iddialar, Atlantis masalı, Tevrat Arkeolojisi, ırkçılık gibi birçok konuya dair örneklerle açıklamalar yapılıyor.  4. Bölüm - Okkultizm veya Gizli Şeyleri Meydana Çıkarma Sanatı (s. 219-290) Eline çubuğu alanın su, hazine bulduğu iddia ettiği, hatta kullandığı bu aleti satarak büyük paralar kazandığı bir sözde bilim dalı okkultizm. Gizli nesnelerden tutun da madenler, su kaynakları, kayıp insanlar, eşyalar, suçlular gibi neler neler bulunuyor bir bilseniz. Bu alanda ün yapmış, işin kaymağını yemiş insan çok. İşte bunun nasıl mümkün olamayacağı yine ve yine detaylıca açıklanıyor.  Buna ilaveten astroloji, el falı gibi olmadık şeylerden anlam çıkarma iddiasında olan alanlara dair de birçok mantıklı darbe indirmeyi de eksik etmiyor Batuhan. Sağ olsun!  5. Bölüm - Pratik Bilgi Alanıyla İlgili Şarlatanlıklar (s. 291-479) Pratik bilgi alanına geldiğimizde en çok tıp alanına dair şarlatanlıklarla karşılaşıyoruz. Alternatif tıp adı altında bilimden uzak olan ama kadim bilgi diye yutturulmaya çalışılan birçok konuya burada yer veriliyor. Bunların en ünlülerinden birisi akupuntur. Yine burada beslenme peygamberleri, çiğneme şampiyonları gibi aşırı sağlık tutkunu, bilimden uzak alanlara da değiniliyor.  Bu bölümün önemli bir kısmı Doktor Özel ve Doktor Büyükkoca'ya ayrılmış halde. Günlerce kendisiyle yapılan röportajlar, diğer bilim insanlarının Özel'e dair sözleri gibi birçok konuyu tarihi belge olarak burada bulmak mümkün.  Bunlara ilave olarak Batuhan, Martin Gardner tarafından tavsiye edilen tıp şarlatanlığına dair H. G. Wells'in yazdığı "Tono-Bungay" kitabını bulursa okumak istediğini söylüyor. Ben baktığımda kitap, 2023 yılında dilimize çevrilmişti.  6. Bölüm - Paranormal Olaylar (s. 480-569) Kitabın en ilgi çekici bölümünün burası olduğunu söyleyebilirim. Bu bölümde paranormal olduğu iddia edilen olayların çeşitleri, örnekleri, deneyleri ve genel değerlendirmesi yapılarak dogmatik uykudan uyandırma konusunda okuyucuya soğuk bir duş aldırılıyor.  Diğer alanlara göre bu olaylar insanları kandırmaya daha müsait. Bu konuda gerçeğin ne olduğunu da ortaya çıkarmak da diğer alanlara göre oldukça zor. Yani hem ilgi çekiciliği hem gizemliliği hem de deney alanının dışında kalmasıyla paranormal olaylar insanların açıklayamadıkları alanların başında geliyor diyebilirim. Bu bölümde ise paranormal olaylara dair yapılan bilimsel deneylerin detaylı incelemesi, çeşitli alanlardaki çarpıcı paranormal olayların mantık süzgecinden geçirilmesi söz konusu. Böylece birçok kişinin düşünce sisteminin zayıf karnı olarak niteleyebileceğimiz paranormal olduğu iddia edilen durumların tuzağından nasıl korunulabileceği ortaya konuluyor. 7. Bölüm - Aptallığın Anatomisi veya İnanmanın Patolojisi (s. 570-600) Bu bölümde inanmanın röntgeni çekilerek kitap boyunca örnekleri verilen onlarca şarlatanlığa neden insanlar tarafından inanıldığı üzerinde birçok farklı sebep gösteriliyor. Bunlar arasında yerleşmiş boş inançların baskısı, sıra dışı olayların karşı konulmaz çekiciliği, özlemsel düşünüş, yanlış ve kötü eğitim sayılabilir.  Son olarak ise şarlatanlıkla savaşa karşı öncü olan birçok kişiden bahsedilerek kitap noktalanıyor. Bunlar arasında Carl Sagan, Martin Gardner, Stephen Jay Gould, Bertrand Russell günümüzdeki örnekleri olarak veriliyor. Şu sözlerini ise bir temenni olarak mı yoksa bir hayal mi olarak almak gerektiğini size bırakıyorum (s. 600): "Kim ne derse desin, ben bir milletin gerçek bilime verdiği değerle gerçek sanata verdiği değer arasında bir paralelliği olduğu kanısındayım. Doğruyu yanlıştan ayırt etme konusunda gereken titizliği gösteremeyen insanlar sanat alanında da 'güç beğenir' olamazlar. Sonuç olarak şunları söyleyebilirim: Eğitim sistemimizde bazı köklü değişiklikler yapıp yeni yetişenlerde bilgiye karşı ilgi hatta 'sevgi' uyandırmadıkça, insanları boş ve temelsiz fikirlerin salgınından korumak mümkün değildir.  Oysa iyi yaşamaktan, daha doğrusu, gününü gün etmekten başka bir şey düşünmeyen insanların oluşturduğu bir toplumda bu tür köklü değişikliklere gidilebileceğini sanmıyorum.  Öyle görünüyor ki hiç değilse daha uzunca bir zaman için insanları aptallıktan kurtarmak mümkün olmayacak, oysa Oscar Wilde'ın dediği gibi, bence de “Aptallık en büyük günahtır.”" Son olarak diyebilirim ki bu değerli kitabı okuyun ve okutun efendim.
Bilim ve Şarlatanlık
Bilim ve ŞarlatanlıkHüseyin Batuhan · Fol Yayınları · 202115 okunma
·
74 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.