Gönderi

168 syf.
6/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 2 hours
Bir serinin daha sonu
"Yalnız olduğu için ağlıyordu." Bir polisiye kitabından en büyük beklentilerimden biri güzel bir sondur. Her ne kadar güzel bir ilerleyişi olursa olsun kitabın eğer sonda minicik bir mantık hatası dahil olsa kitap aklıma bir türlü yatmaz. Bu kitap da şaşırtıcı bir şekilde ilk iki kitaba göre güzel gitse de sonunun baştan savmalığıyla kaybetti beni. Lumikki, Prag'daki toplu intihar olayından sonra okula devam etmiştir. Yeni bir erkek arkadaşı olmuştur. Tiyatroyla ilgilenmeye başlamıştır ve yeni bir düzen kurmuştur. Ancak bir gün bilinmez birinden aşk mektupları almaya başlar ve işler karışmaya başlar. Kitabı çok heyecanla okuduğumu ve yerimden kalkamadığımı söylemeliyim. Kitap cidden meraklandırıcıydı ve Lumikki'nin geçmişini öğrenmek çok tatmin ediciydi. Sonlara doğru tam yükselmişken sayfa sayısına baktım ve pişman oldum. Yani bu kadar güzel olayları bu kadar kısa anlatmak... Yazık olmuş kitaba. Her şey tam sonuca bağlanacakken her şey bir anda kesildi sanki. İtiraflar hiç sorulmadan araştırılmadan kabul edildi ve bam! Ama hakkını vermeliyim ki mektubun arkasındaki kişiyi tahmin edemedim ve çok mutluyum bu yüzden. Ve evet, takıntılıyımdır: aşk üçgeni. Blaze, ah Blaze! En küçük bir arada kalma olayında deli olduğum için Lumikki'nin kitabın sonunda yapayalnız kalmayı seçmesi beni mutlu etti. Özellikle söylemeliyim ki, serinin adının pamuk prenses olmasının sebebi Lumikki'nin kelime anlamının Pamuk Prenses olması. Yanlış bir beklentiye kapılmayın. Bir seriye daha veda ettim ve seriyi özleyeceğimi sanmıyorum. Kitaplarla kalın!
Abanoz Kadar Siyah
Abanoz Kadar SiyahSalla Simukka · Altın Kitaplar · 201624 okunma
··
6 plus 1
·
372 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.