Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

25.01.2024
Gecelerin sürgün edildiği bir yerden sesleniyorum sana duy beni lütfen. Daha kaç geceler böyle sessiz, böyle sensiz yaşayacağım? Bilmiyor musun ki beni ne çok mahvediyor uzaklığın ne çok bölüyor kalbimi kalbin... Bir gece daha başlıyor. Önümde upuzun yaşayacağım bir gecem, bir karanlığım daha var. Saatlere, saniyelere gireceğin, damarımdaki kanıma kadar işleyeceğin bir gecem daha başlıyor. Bir gecem, bir sevdam daha başlıyor ama ne yazık ki sensiz. Beni artık acılarımla baş başa bıraktı ağlamalarım. Gözyaşlarım bile beni terk etti. Sen geldiğinden, sen olduğundan beri tüm her şey beni terk etti. Ben de tükettim onları zaten. Evet artık geceleri uyuyamıyorum. Karanlıklar geçirdiği zaman için. Önceleri onları dinlemeye, onlara ses vermeye çalışıyordum. Fark etmiyormuşum gibi başlar başlamaz başlıyor kalbimin ağlamalarını sensiz anıyordum. Sırf o karanlık geceyle yüz yüze gelmemek için. Biliyordum o yalnızlığı yaşamam gerekiyor. Bir insan arıyordum yanımda, geceyi bana unutturacak. Onun iyi, güzel ve çirkin olması da önem taşımıyordu. -ki sen en güzel şeysin- Yeter ki sen olsun yanımda. Olsun ki gece üzerime üzerime gelmesin. Yanımda birini görüp unutayım veya yanımda birileri olsun da unutayım istiyordum geçmişimi. Biliyordum ki geceyle yüz yüze kaldığım zaman sevda dışında bir şey olmayacaktım. Sonra, sonra bu dönem de kayboldu. Yalnızlığı arayan, yalnızlığa özlem duyan oldum. O karanlık gecelerin ıssızlığına gömülmekten kaçamaz oldum. Çünkü onlar da seni buluyordum. Çünkü bana gündüzlerin veremediğini veriyordun, geceler ise gündüzlerin vermediği seni. Gündüzlerde yürüyorsun, aydınlarda yanımda yürüyensin. Ama geceleri öyle mi? Geceleri yüreğimde koşuyorsun ve ben adımlarında yaşayanım. Artık uyuyamıyorum. Hem de hiç mi hiç. Ne kadar çabalasam da olmuyor. Bir garip ağırlıkla kâh seni bekleyerek kâh özlem ile geçiriyorum saatleri. Seni yaşıyorum. Gecelerde yüz yüze kalıyorduk seninle. Gece vefalı, fedakâr bir anne gibi kucağına alıyor beni sabaha kadar götürüyor. Zaman akıyor mu, geçiyor mu bilen değilim. Hiçbir zaman da bilen olmadım. Bu yaralarla, bu kanıma işleyen aşk denen bu tarifsizin yangınlarıyla sabaha nasıl kül olmadan varabiliyordum, bilmiyorum gerçekten. Yanmaktan ateş olduğum bu gecelerde beni tüketmeyen neydi? Sevgin mi? Beni evirip çevirip kora getiren söndürmeyen neydi? Bağrımdaki yangından neden yok olmuyordum? Beni sabaha vardıran geceler miydi yoksa? Geceler, benim gecelerim. Senin gecelerin. Seni yaşadığım geceler. Gönlümde bir derin yarasın sen! Bu gecelerde de çok şey istedim bir şeyler yapabilmeyi. Elime çoğu kez kalem kâğıt alıp seni yazmayı istedim. Olmadı ama. Kalbim seninle öylesine doluydu ki her hareketim sönük kalıyordu. Ben çaresizliği kapılıp gidiyordum. Ne yaptığımı bilmiyordum. Saatlerce, saatlerce oturup seni düşünüyorum. Kalbimde bastırmaya çalıştığım duygularıma ilk olarak geceleri yaşama hakkı veriyorum. Herkesten gizlemeye çalıştığım o korları gecelere çıkartıyorum sanki. Gecelerden saklamıyorum hiçbir şeyi. Gecelerle paylaşıyorum ve geceler sarıyor beni senin beni sardığın gibi. Beni alıp sensizliğin okyanusunda boğmuyordu. Beni sensizliğin zirvesinde, en uç noktasında sevginin sonsuzluğuna götürüyor. Bu geceleri sevmeye başlıyorum. Bana seni getiren geceler. Benim gecelerim onlar. Benim senlerim benim yalnızlıklarım, benim aşklarım diyebildiğim gecelerim. Evet artık uyuyamayan, ağlayamayan gözlerime ağlamıyorum. Gecelerimi de feda ediyorum sana. Gündüzlerde söyleyemediklerimi gecelerde haykırıyorum. Ve uçsuz bucaksız seviyorum. Artık uyuyamıyorum, evet. Uykular haram oldu bana senden sonra. Hem nasıl uyuyabilirim ki? Gözlerin var artık gecelerimde, senin gözlerin senin karanlık gözlerin... Hep özlem olduğum gözlerin... Sanıyorum ki artık sana yalnız ben değil, geceler de vurgun! Beni böylesine koynuna alışı, karanlığında bunca aydınlatması neden? Evet sen öyle güzel, öyle güzelsin ki, geceler de seni sevdi. Öyle ki sana ihanet edip de seni yaşamıyormuşçasına uyumaya, gözlerimi yummaya çalıştığım zaman hemen giriveriyorlar içime ve seni getiriyorlar bana. Gözlerimi öyle bir açıyorlar ki bir dahasına kapayamıyorum bile... Ve ağlayabilmeyi diliyorum bazı geceler. Bunu gecelerden sonsuzluğu diliyorum. Ağlasam, doyasıya hıçkırırcasına ağlasam belki sana olan özlemimi bir parçacık da olsa biraz azaltıp ve kendi içime gömülür birazcık gözlerimi yumabilirim diye düşünüyorum. Sabahları uykuda yakalayan olmaktan çıkıp, sabahları uykuda bulunan olmak istiyorum. Bunun için istiyorum ağlayabilmeyi. Sana olan özlemimi, içimde bir dağ kadar büyümüş hasretini belki bir parça dindirebilirim diye düşünüyorum. Belki seni birazcık gömebilirim de yüreğime, rahatlarım diye umuyorum, olmuyor. Ağlamaya çalışıyorum, ağlamalarım bana isyanlar ediyor. Geceler bana bu isteğimi vermiyor. Ne zaman ağlasam yalnızca ve her zaman bir iki gülücük olup kalıyorsun kalbimde. Gözlerimde donan birkaç damla sevgi oluyorsun, o sevgiler de sarıyor geceleri. O aşklarla birlikte alıyor yanına geceler beni. Geceler özlemi unutmamı istemiyor seni, geceler bana ihanet ediyor. Geceler senden yana sevdiğim, geceler seni yaşamamı istiyor. Sözümü dinlemiyor. Güneşi özlediğim oluyor arada bir. Yeter diyorum bunca yıldızla arkadaş olduğum. Sana bakmayıp da yıldızları gördüğümü anlar olursa tabii kızarlar bana. Beni böyle gördükleri zaman anlamıyor insanlar. Nasıl böyle saatlerce kalabildiğimi sorup duruyorlar. Böyle tüm dünya uyku içindeyken benim nasıl karanlığın içinde bakışlarımı dayattığımın sırrını anlamıyorlar. Ve onlar bilmiyorlar ki içim bir kordur. Tüm dünya, tüm tabiat susmalarda ve uykulardadır belki ama benim yüreğimde gizlenmektedir tüm dünya. Ben içime tüm insanları, tüm milyarları almışım. Farkında değiller. Herkesi ve her şeyleri sığdırmışım içime. Bir sen sığmıyorsun, bir seni sığdıramıyorum kalbime, bilmiyorlar. Ve senin uzaklığın ve senin gece kadar olan uzaklığın... Bana öyle uzak öyle yakınsın ki seni senden istemeye korkuyorum. Geceleri bu yüzden seviyorum. Seni özlememe engel olmuyor, seni bana getiriyor. Ve seni gecenin karanlığında buluşumdandır seni gündüzleri istemeyişim. Evet bana her şeyden ve herkesten uzaksın. Herkesin yaşamına giriyor, her şeyi paylaşıyorsun insanlarla. Ama bana uzaksın. Ama sitem bile etmiyorum. Ama elimde olmayan bir şey olduğu için bir söz söyleyemiyorum. Söyleyecek bir şeyler arasam ve bulsam biliyorum geceler alır onu elimden, dilimden de. Sana söyleyeceklerimin hesabını yapsam sabahlar buna izin vermez. Ve ben seni yaşıyorum. Olsa olsa sana bu sevgiyi yaşa diyebilirim. Gel birlikte yaşayalım demek istiyorum. Geceler bunu bırakmaz yanına. Bende bir parça oldun sen. Ben kendimi yitirmediğim sürece sen de kaybolmayacaksın. Evet, seni anlamakla, seni yaşamakla, seni sevmekle geçirdiğim bu gecelerde, sabahladığım bu gecelerde, benden çok uzaklarda bulunan sana uykularında bir rahatlık veriyorsa sevdam, ne mutlu bana. "Sarın yaralarımı geceler." demiş bir şair. Beni bu geceler mahvetti desem haksızlık mı ederim onlara. Beni sen mahvettin desem yalan olur bu. Ama beni bu geceler, geceleri de bana sürgün eden sensin. Senin sevdanla başladı gecelere sevda yazmam. Sevda masalı okumam bundandı. Ben bu gecelerde tüm karanlıkları dağıtabilirim. Bana hüzünlerini, bana acılarını ver. Ver ki senin acılarını da ortak edeyim gecelerime. Ver ki gecelerle kavgalı olayım. Şimdi seni getirdikleri için onlara ses bile çıkarmıyorum. Sen yaşadığımsın, yaşatanımsın. İçimde çok güzel bir duygu olan sen... Belki ben anlatamıyorum ama geceler buna şahittir. Çünkü artık onlarda bu duyguma ortak oldular. Belki benden bile çok seviyorlar seni -ki bu imkânsız- Ben seni hiç mi hiç gözlerimle bitirmek istemem. Ve gecelerin içinde, gecelerle birlikte hep düşündüm seni. Ne kadar yan yana olmadığımızı bilsem de ben ve gecelerim hep seveceğiz seni...
·
1 artı 1'leme
·
217 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.