Şiiri biraz okuyunca direkt Ahmet Kaya'nın sesini duyuyorsunuz :D
mahûr
şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
o mahûr beste çalar müjgân’la ben ağlaşırız
gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
o mahûr beste çalar müjgân’la ben ağlaşırız
bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
gittiler akşam olmadan ortalık karardı
o mahûr beste çalar müjgân’la ben ağlaşırız
bitmez sazların özlemi daha sonra daha sonra
sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara
simsiyah bir teselli olur belki kalanlara
gün döndü geceler uzar hazırlık sonbahara
o mahûr beste çalar m üjgân’la ben ağlaşırız
He bir de Sadri abi, Sadri Alışık'ın "Ah Güzel İstanbul"daki gemideki hali gözünüzün önüne geliyor.
"Üzülme yavrum" diyor Sadri abi, "bu dünyada inanılacak sağlam şeyler hep bulunur."