Bugün sizlere Ekin Koch’un yeni kitabı Kan Mevsimi’nin yorumuyla geldim. Çıktığı andan itibaren baskısıyla ön plana çıkan, her detayıyla çok beğendiğim bir kitap oldu Kan Mevsimi. Vampir hikayelerini de oldum olası çok severim. Ruslan adında genç bir adamın, sanal arkadaşlık sitesinde İlayda adında bir kadın ile tanışmasıyla başlıyor kitap. İnternet üzerinden sohbet ettikten sonra buluşmaya karar veriyorlar ve yan yana geldiklerinde bir çekim var oluyor aralarında. İkili arasında fiziksel temas sırasında Ruslan’ın ısırılmasıyla İlayda’nın bir vampir olduğunu öğreniyoruz ve elbette Ruslan da İlayda tarafından dönüştürülüyor. Ruslan’ın geçirdiği dönüşüme ve yeni benliğine adapte olması için İstanbul’a bir vampir okuluna gitmesi gerekiyor. İlay aldığı yasaktan dolayı İstanbul’a onunla gidemezken, İlay’dan uzak bir yerde yeniden başlama fırsatı buluyor Ruslan. Ancak bu sandığı kadar kolay olmayacak. Seyahati sırasında temasta bulunduğu bir kadının dönüşmesine vesile olan Ruslan, zamanla bu kadınla yeniden bir araya gelecek ve kopacak olan kıyamette elinde olmadan ona kendini sunacak. Nasıl başladım nasıl bitirdim bilmiyorum. Biraz daha anlatsam spoiler olacak. Bu evrende aradığınız her şey var. Vampirler, gulyabaniler, başka bedene geçen ruhlar… Ekin çok başarılı bir evren tasvir etmiş. Ruslan karakterini çok sevdim. Onun vampir olmasına rağmen çok duygulu bir karakter olduğunu düşünüyorum. Kitap öyle bir yerde bitti ki, ikinci kitapta kaos bizi bekliyor gibi duruyor. Elbette tavsiye ederim.

Kan MevsimiEkin S. Koch · Ephesus Yayınları · 202351 okunma

·

447 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayşe