Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Dahi Diktatör 6
Dictator Roma Cumhuriyeti Senatosu’nun olağandışı haller için tek bir seçilmiş memuruna (magistratus extraordinarius) tanıdığı mutlakî yönetim hakkını temsil eden ünvanın adıydı. Bu ünvanın olumsuz bir çağrışım yapması da 20. yüzyılın marifetidir. Tersi bir örnek 19. yüzyıldan verilebilir: İtalyan birliğini kuranlardan Giuseppe Garibaldi (1807-1882) Sicilya ve Napoli’yi Fransız hegemonyasından kurtarmak için 1860’da başlattığı Spedizione dei Mille (Binlerin Seferi) esnasında halkının da coşkulu desteği ile kendisini 14 Mayıs’ta Sicilya’nın diktatörü ilân etmişti. Atatürk’ün diktatörlüğü de doğası gereği Garibaldi’ninkine benzer (gerçi Atatürk böyle bir ünvanı hiçbir zaman kullanmamıştır). İlginç bir diğer benzerlik de, Garibaldi’nin 11 Mayıs 1860’da Marsala’ya çıkmasıyla, Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkması arasında kurulabilir. Kitabın dipnotlarından bir alıntı. Diktatör sözcüğü üzerine bilgi paylaşılmış. Celal Şengör “Ben şunu savunuyorum: Atatürk diktatördü. Buna hayır diyen tarih bilmiyor demektir.” sözünü sanırım Atatürk’ün başkomutanlığı sebebiyle bu bilgiye dayanarak söylüyor. Oysa kitapta Atatürk’ün diktatörlüğü günümüzde kullanılan anlamı üzerinden temellendirilmiş. Şark kurnazlığının boyutunu ben ölçemedim. Doğası gereği bunu yapmak zorunda. Bilmeyen, bilse de bin takla atarak sağıra yatan da kendisi. Kavramların oluşumuna ilişkin en temel bilgilerden birinin yoksunluğunu kullanmaya çalışıyor. Bu alıntıda Atatürk Garibaldi’ye benzetilmiş. Bundan önce paylaştığım alıntılardan birinde iki taşla bir kuş vurmaya kalkmış, ikna yöntemiyle çalışan bir seri katille ispatlayamayacağı için onu öldüren roman kahramanı dedektife benzetilmişti. Bunlarla da sınırlı değil, çok sayıda; Tayland kralı var, zorla tedavi uygulayan biri(?) var…. Benzettiklerini bir araya getirseniz hiçbiri birbirine benzemez, ne onlar Atatürk’e ne de Atatürk onlara benzer. Doğası gereği dâhiler öyle kolay bulunan insan değildirler. Nadir bulunurlar yoksa ortalık dahi kaynardı. Böyle düşünülmeyeceği aşikar, çok söz söylemeye gerek yok ama bunları yapan yeni yetme veya kahvehanede sohbetini dinlediğiniz Ahmet Amca değil. İsminin önünde Prof. Ünvanı var. Ne yazık ki bu da gerçeği değiştirmiyor. Yine doğası gereği Celal Şengör de benzerlerinin yaptıklarını yapıyor: Medya maymunlarının
56 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.