Gönderi

202 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Yaşamak bizimçün dokunaklı bir şarkı değil ki
Abdurrahman Cahit Zarifoğlu… O her şeyden önce Abdurrahman’dır. Rahman’ın kulu. Bu yüzden de onun gönül kapısı herkeslere açıktır. Tıpkı şefkatli bir babanın çocuklarına karşı duyduğu sorumluluk gibi, o da Rahman’ın kulu olmanın sorumluluğunu tüm canlılara karşı duymaktadır. Yalnızlık bahçemde dollaştığım günlerde karşıma çıkmıştı bu zarif yürekli güzel adam… Beni alıp kendi şiir bahçesine götürmüştü. Beni yalnızlığımdan kurtarıp kendi yalnızlığının tam ortasına bırakmıştı. İşte bu yalnız, zarif ve güzel adama eşlik etmekti Yaşamak kitabını okumak. Buz dağının görünmeyen kısmını görmeye çalışmak gibiydi. Yaşamak kelimesi hiç bu kadar anlaşılmaz olmamıştı aklımda. Anlaşılmazlığını bir yana bırakacak olursam eğer, çok sevdiğim hayranı olduğum güzel adamların isimlerini yan yana görmek bile çok büyük bir şeydi benim için. Kitabı okurken bu zarif yürekli güzel adamımızın anlaşılmak istemediğini anladım. Onun için yazı yazmak şiir yazmak gibiydi. Şiir yazmak ise hayatının olmazsa olmazlarındandı. Seçkin bir kimse olmadığını iddia eden bu zarif yürekli güzel adam, bence özenle seçilmiş biriydi…
Yaşamak
YaşamakCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20209,4bin okunma
·
29 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.