Gönderi

Kassam İslam yolunu tuttu ; Kur'an ve Sünnet'e itimat etti, ikisine de sımsıkı sarıldı. Ve Avrupalılar'dan gelen her türlü dostluk, tavsiye veya yardımlaşma tekliflerini red­detti. Afgani mutaassıb bir masondu. Dahası masonluk için bir de forum tesis etmiş, başkanlığını yürütmüştü. Kuran ve Sünnet'e itimat eden bir adamın masonlukla yan yana gelmesi düşünülemez! Muhammed Abduh'a gelince; kendisini İngilizlerin Mısır'daki reisi Cromer'in sadık bir arkadaşı olarak görü­yoruz. Nitekim şer'i müesseselerde başlattığı "Islah" pro­jesi için Cromer'den destek, yardım ve muvafakat taleb ediyor. Ancak İzzeddin Kassam'ı, tam tersine hiçbir kafir için bir Müslüman üzerinde velayet hakkının olamayacağını ilan ederken görüyoruz. Müslümanların, İngiliz sömürge­si olmasını reddediyor ve bu hastalığın mikrobunun İngi­lizler olduğunu savunuyor. Muhammed Abduh, Sünnet'i teşri kaynağı olması ba­kımından küçümsüyordu. Kassam ise Sünnet'i Kur'an'la beraber esas kaynak olarak telakki ediyordu. Şimdi Mu­hammed Abduh ve Kassam nasıl bir arada olabilir?
Sayfa 23 - Kökler Yayınları, İstanbul 2018, s:23Kitabı okudu
·
27 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.