Herkese Selamlar Sıradaki kitabım naif bir aşk hikayesiydi. Okurken böyle güzel aşklar kaldımı ki dedim aslında. Gülce babaannesi Gülayşe ile yaşıyordu. Anne baba ve dedesi şehirde çalışmaya gitmek için Gülce’yi babaannesine bırakıp yola çıkarlar. Ancak kader bu ya otobüs devrilir ve hepsi ölür. Geçmişini merak eden Gülce’ye babaannesi arka odada bir sandık var herseyi o sandığın içinde der. Sandıktan günlükler çıkar başlar okumaya. 30 Kasım 1853 Sinop limanında Ruslar ve Osmanlı arasındaki savaşta gemisi hasar gören bir Rus askeri müslüman bir ihtiyarın evine sığınmasıyla başlamıştı herşey. O evden kovulacağını düşündü ama aksine yardım gördü. İhtiyarda onu bir emanet için bir eve göndermişti işte orada güzeller güzeli bir kız gördü. İşte Dimitri ve Maria böyle tutuldu birbirlerine. Gel zaman git zaman günlüklerine yazdıkları sevdaları öyle güzel öyle büyüktüki okurken ne olur sonu kötü bitmesin dedim. Size spoi vermeden bu kadar anlatabildim umarım sizlerde severek okursunuz. “Yarin iki dudağının arasından çıkacak tek kelime bazen ya darağacına götürür duygularını,yada dünyasını şenlendirir ruhunun.”

Söğüdün KalbindeEda Kandemir · Dorlion Yayınevi · 202215 okunma

·

30 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gözde Bulut