Gönderi

Örneğin, insanların doğum günümü unutmalarından hiç yakınmıyordum; bu konudaki sessizliğime belli bir hayranlıkla şaşıp kalıyorlardı. Oysa kayıtsızlığımın nedeni daha derinlerde gizliydi: Kendime acıyabilmek için unutulmayı istiyordum ben. Çok iyi bildiğim o en kutlu tarihten günler önce tetikte bekler, hataya düşeceğini umduğum kişilerin belleğini uyarabilecek hiçbir sözü ağzımdan kaçırmamak için dikkat kesilirdim. (Bir gün, bir evin takviminde değişiklik yapmaya bile niyetlenmemiş miydim?) Yalnızlığım iyice kanıtlandığında, kendimi erkekçe bir hüznün güzelliğine bırakabilirdim.
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.