Bu kitabı yorumlamak çok kolay bir iş değil. Nedeni ise kitapta aşırı karakter, bir hayli fazla olay, bir hayli çokta psikolojik inceleme olması. Kitaptaki karakter sayısı fazla. Evet. Ama kesinlikle akılda kalıcı karakterler. Öyle ki her birinin, kendine göre haklılığı (bunu okuyunca anlarsınız), haksızlığı var. Ve bu durumlar müthiş bir psikoloji ile yansıtılmış. Ana konuya göre kitap uzun olabilir diyen de olacaktır ama öyle değil. Bu kitap taze pişmiş bir ekmeğe sürülen tereyağın yavaş yavaş erimesi gibi bir iz ve tat bırakıyor insanda. Yazar acelemiz yok diyor okura açık açık. Kitapta bazen bazı karakterlere gıcık olabilecekken bazen de çok seveceksiniz. Ben bir yerde bir karakterin evden dısarı çıkıp üç kez eve dönüp kapıyı kilitleyip kilitlemediğine bakmasına aşırı gıcık olmuştum. Roman sanki bunun yüzünden akmayı kesip tıkanmıştı. Kitabın ana konusu bir kasabaya gelen tüccar ve onun sattığı şeytani eşyalar üzerine kurulu. Aslında bu tema da Evrensel mesajlar da var. Değer bilmek, sahip olmak, açgözlülük gibi. Bu eşyaları alan insanlar tüccara bir kısım para yanında söz veriyor. Başka birine yapılacak bir şaka. Bu şakalarda Kasaba halkını birbirine katıyor. Şakaların kim tarafından kime yapıldığı bir karanlık dehliz çünkü. Bilinmiyor. Kim kime, dum duma meselesi yani.. Stephen Kingin 90lı yıllarda yazdığı kitaplar günümüzdekilerin aksine bana göre daha hacimli. Hacimli olayını ise sadece aşırı king okuyucuları anlar. Bunun dışında alıp okunacak stephen King eserleri arasında en başta ruhlar dükkanı gelir.. Ayrıca kitabın orijinal ismi gerekli şeyler. Ki bu ad daha uygun kitaba. King kitaplarının isimlerini Türkçeye uyarlayan kimse acil bir çeki düzen vermeli. Carrie kitabına göz denmesi mesela aşırı saçma. Her neyse. Eğer semtinize yeni açılacak bir dükkana gerekli şeyler adını koyan olursa o dükkana pek uğramayın. Tavsiye etmem. İyi okumalar.

Ruhlar DükkanıStephen King · Altın Kitaplar · 20201,571 okunma

·

15 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Mehmet Kanbur