Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

372 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitabı anlatmayı nasıl başarırım bilmiyorum ama en iyi ifade şu olabilir; her satır sanki elinizdeki bıcağı yaranıza bastırıp orayı defalarca kanatırmışsınız gibi bir sızı bırakıyor sizde. Sanırım tarifi bu. Zira yazar öyle duymak, görmek ve yaşamak istemediğimiz AMA varolan durumları yazmış ki siz bu satırları okurken kitabı kapamak, nefes almak ya da "yok olmaz, bıraktım" deme ihtiyacı duyuyorsunuz. Şimdiden uyarılmalı; herkese göre bir kitap değil. Rahatsız edici, hırpalayıcı ve aynı zamanda sizi çaresiz hissi ile başbaşa bırakıyor. Yazarın ilk kitabı bu, daha doğrusu üç kitabı tek bir kitap bünyesinde sunmuş Yapı Kredi Yayınları. Bir annenin çaresizce ikiz oğullarını yıllardır görmediği annesine bırakmasıyla başlıyor. Herkesin derdi, her sokağın dili ve her ocağın savaştan dönememiş kocası, oğlu, babası, abisi ve amcası var. Yani anlayacağın her ocak savaşta aynı tütmüyor. İkinci Dünya savaşında hayat sanki geride kalanların kendi içlerindeki sivil savaşını (açlık, yoksulluk, eğitimsizlik, kimsesizlik) veriyor. Bu iki çocuk anneannenin yanında hayata tutunabilmek için kendilerini yetiştiriyor. Bir Büyük Defter ile başlıyor yolculukları. Yaş ilerledikçe o defter bizlere bir şeylerin Kanıt'ı olarak gösteriliyor. Ve bana göre en vurucu kısmı ise Üçüncü Yalan; bize yazarın kendimize gelmemiz için tokadı bastığı bölüm oluyor. Nefes nefese okunup, elinizi kalbinize götürme ihtiyacı duyacaksınız. Her satır hakiki işlenmiş, aklınızdan kalbinizden asla gitmeyecek bir hikaye gibi düşünün. En son ne zaman bu kadar rahatsız olup yine de okumak istedim diye hatırlamaya çalışıyorum fakat bulamıyorum. Cesareti olan okurlar için tavsiyemdir. #büyükdefterkanıtüçüncüyalan #agotakristof #yapıkrediyayınları
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20193,172 okunma
·
185 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.