Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

184 syf.
8/10 puan verdi
İnsan Olmak, Yolda Olmak
Öyle bi kitap ki tek konu üzerinden inceleyemeyeceğim sanırım. Beni etkileyen cümleler üzerinden gideyim. Altı çizilmedik cümle bırakmadığım kitapları seviyorum… Geniş zamanlı bi kitap. İlişkilerin üzerine düşündürürken hooop seni birden çocukluğuna götürüyo ve orayı düşünüyosun. Ya da cinsellikten konuşurken birden konu anne-baba ilişkisine geliyo. Bunların bağlı konular olduğunu her yetişkin bilir diye düşünüyorum tabii. Ama öyle güzel bağlıyo ki her konuyu birbirine… Bilmediğim şeyler de çıkıyo. Mesela çapkınlığın; çocukluk yıllarından ve uyumsuz anne-oğul ilişkilerinden geldiğini, altında erkeklik kimliğine ilişkin bir kaygı olduğunu öğrendim. Önce bi “Heee” deyip aydınlatıyo, sonra kalemine hayran bırakıyo Engin bey. Hayatında, özellikle ergenliğinde, “Yaşına göre çok olgunsun” iltifatını (!) aldın mı hiç? Öyleyse “Yaşam ve Ölüm” başlığı altındaki “Bir başka deyişle, yaşından daha ‘yaşlı davranan’ insan aslında yaşından geridedir” cümlesi sana da uzun bir yolculuk yaptıracak. Belki ailen seni onaylasın, sana daha çok güvensin veya seni daha çok sevsin diye yaşından olgun görünmeyi seçtin. Ya da yaşıtlarından daha olgun görünerek onlardan ayrışarak sivrilmek istedin. Sonucun böyle olacağını bilemedin ama :) Her yaşın belli bir olgunlaşma düzeyi olduğunu söylüyo kitap, öncesini kaçırdıysak da üstüne çalışır ve ilerisini ona göre yaşayabiliriz :) Çok istediğin bir şeye ulaştığında aslında onu o kadar da istemediğini fark ettiğin olmuştur. Mesela “Sevgiye sahip olabileceği umudunu taşıyan insan ona sahip olduğunu sandığında boşluğa düşer ve sahip olabileceği yeni şeyler arar” Çünkü hayat bir sonuç değil süreçten ibaret ve hayatı dinamik kılan şey aslında umut. Çok sık kullandığım “Yolda olmak, yolda öğrenmek, yolda olmayı sevmek” kalıplarıyla bunu bağdaştırdım ama bu fiziksel değil, zihinsel. Biz yola odaklanalım. “Ben gerçekten yaşıyor muyum?” Dolu dolu yaşamak ama nefes alıp vermek değil bahsettiğim. Kitabı okurken bunu düşündüm. Gerçekten kendim gibi yaşayıp düşüncelerimi, fikirlerimi, duygularımı özgürce ifade edebiliyo muyum? Hayata etkin bir şekilde katılabiliyo muyum yoksa sadece olan biteni mi izliyorum? Tüm bunları yapıyosam da sorumluluğunu kabul edecek kadar cesurca mı yapıyorum yoksa biraz çekinerek mi? Cevabım şu oldu: “Konuya ve karşımdaki kişiye göre değişir” Kitaptaki şu cümleyi zihnime kazıdım “Sorumluluğunu üstlenen kişi özgürdür. Özgür insan daha az korkar, onun için sevebilir” çünkü hayatı yaşamak ve daha çok sevmek istiyorum. Son olarak… “Bazen yaşadığımız bazı olaylardan çıkardığımız sonuçlar bilgiye dönüşür. Bazen ise edindiğimiz bazı bilgileri sonradan yaşantıya dönüştürürüz” demiş Engin bey. Sayesinde edindiğim bilgileri yaşantıya dönüştüreceğim.
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201923,1bin okunma
·
26 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.