Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aile ya da arkadaş çevresinde depremin acısını ve yalnızlığını konuşmayarak unutmaya çalışıyoruz. Çünkü depremden çok şey öğrendik... Çünkü bunları konuşmak, bize sadece yalnızlığımızı, Doğu kaderimizi hatırlatıyor. Bizler, ne yazık ki, o günden bugüne kadar yaşadıklarımızı hatırlamamaya yemin ettik. Bir yıl içinde, kendi kendime, "neler yapıldı," diye soruyorum. Maraş'ta toza, toprağa maruz kalmaya, sahipsiz bir şehir olarak yaşadığımızı hatırlamaya da yemin ettik. Burası KahramanMaraş değil, önceden de olduğu gibi burası sadece KaraMaraş. Bir yıl içinde gördüğüm en büyük ilerleme, "ağır hasarlı binaların yıkımları bile tamamlanmadı," cümlesinden ibaret. Bu gece dışarıda nöbet tutan, depremi hatırlayarak gözyaşlarını akıtan arkadaşlarımız var. Bu gece, bizler ise sadece elimizde birer mendil, kalbimizde kalem ve kâğıtla, o yollarda, onların yanı başında... Tozmuş, toprakmış, binaymış... Bunların da hepsi boş... Ailesini kaybeden ve sonra onları mezarlığa defnettikten sonra, "yaşamaya devam etmek zorundayız," diyen bir adamın cümlesinden asla çıkamayacağız. Ailesini bulmaya çalışırken yalvaran insanların gözyaşlarında boğulacağız... Uzaklardan sadece, "unutmayacağız, unutturmayacağız," diye söylenen ve, "bu nasıl bir cümle," diyen arkadaşımızı hâlâ düşünürüm. Çünkü ateş, sadece düştüğü yeri yakıyor; bu yıldan sadece bunu öğrendik. 📝
·
2 artı 1'leme
·
90 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.