Çünkü hâlâ umut var, eğer kendi içime bakabilirsem hâlâ umut var demektir. Umuda bile umut saçanın beslediği kalpten çıkan sözler doğrudur. Bu kelimeler, tutunmak istemeyenleri bile toptan kucaklar. Bir gevezelik terekesi değil saçılanlar, olduğun gibi görünmenin mirasıdır. Kusursuz olmaya atılan alçak gönüllü bir adımdır. Sıkılmaya fırsat veremeyecek kadar çok yetenekle boğuşurken kaygılarını haksız çıkarmaktır. Ölümün bile adını kalplerden ayıramayacağını keşfetmek zor iştir, sancılı dev bir bekleyiştir. Özü aza koyup direnmek, galibiyetin hazzından da üstündür. Bu üstünlük haline elbette bir şahit düşmez, düşemez. Aşkın bir savaşın muhatabı değildir düşkün gönüller. Bir gözün mağrur olsun, diğeri yeter zamanı aşmaya, aradığının ötesine ulaşmaya. Sana yapılana, sen olmasan da senden olup karşılık verecek hayat. Umut var hâlâ, iyinin payının kötünün yolundan geçmeyeceği günler gelecek. Sen bir adım attın, illaki devam ettirilecek. Öyle bir tohum beklettin ki yüceliğin hakkını vermenin erdemi bile bayağı bir filiz haline gelecek.
Duygusuzluğa karşı için için akan yanlar, bir gönül ormanı büyütecek kadar sızlar. Dengini görebilecek kadar kendini bilmek isteyen sığamaz tek bir kalbe, tek bir düşe. Çünkü hâlâ umut var, umut var gittiğin yerde. Fikrine ve yolculuğuna sadık olma nezaketin, tükenmemenin saygısını taşır ardından. Şimdi tüm ciddiyetinle karşıla ardından gelenleri.
Görüyor musun, tüm bunlara ne kadar yakınsın? Şimdi ne kadar büyük çığ ne kadar da tamsın. Zaman tükendi, artık insani tevazudan sıyrılıp kendini tanımalısın. Çünkü hâlâ umut var, hâlâ umuttan adamlar yapansın.