Mitolojik unsurlar barındıran ve aynı zamanda denizle bağlantılı bir kurgu oluşturmuş yazar. Ben severek okudum. Heyecanla sayfaları çevirdim. Bazı yerleri birazcık ağır ilerlese de genel olarak ilginç ve güzel bir kitaptı. Sonu beni epey üzdü. Ben daha farklı hayal etmiştim, birazcık hayal kırıklığına uğradım. Yine de okuması kolay bir kitaptı...
Simi, daha önce insan olan ancak sonrasında Yemoja Ana tarafından Mami Wata'ya dönüşen bir denizkızı. Amacı köle ticareti yapan gemilerden öldürülüp denize atılan kölelerin ruhlarını toplayıp evlerine geri dönmeleri için dua etmek.
Bir gün bir gemiden atılan Kola'yı buluyor. Tam ruhunu toplayacakken onun ölmediğini görüyor ve yasak olan şeyi yaparak onu kurtarıyor. Yemoja Ana, onun Olodumare'den yaptığı şey için özür dilemesi gerektiğini söylüyor. Macera böyle başlıyor. Kola ailesinin yanına dönmeye çalışırken Simi de Olodumare ile görüşmek için yüzüklere ulaşmaya çalışıyor. İkisi beraber maceralara atılıyor, birçok kez birbirlerinin hayatını kurtarıyorlar...
Acaba Simi yüzükleri bulabilecek mi? Peki ya Kola evine dönemezse? Neden bir arada olmaları gerekiyor? Yüzükler kimde?..
Keyifli okumalar dilerim...