Bunun birkaç sebebi vardır:
"Birinicisi; Masonluk İngiltere'de Kraliyet Ailesi'nden başlayarak o denli hürmet edilen ve saygı gören kurumlara nüfuz etmiştir ki, günümüz şartları içinde büyük boyutlarda bir Mason skandalı ortaya çıktığı takdirde, tüm kurulu düzene, hükümete ve iş dünyasına karşı kamuoyu tarafından büyük bir reaksiyon başlayacaktır. İkincisi; hükümeti de içine alan birçok iş sahasında, Masonlarla Mason olmayanların oranı o denli kritik bir noktaya varmıştır ki, artık insanlar Farmasonluğa girmeye mecbur kalmaktadır, kendi arzularından ötürü değil, mecburiyet hissettiklerinden dolayı Mason olmaktadırlar."
Benim araştırmalarım da göstermektedir ki, bu müşahede kesinlikle doğrudur.
"Hem Masonlar hem de Mason olmayanlar, gün geçtikçe Biraderliğin kendilerini mahvedecek bir potansiyele sahip olduğunu idrak etmekte ve bundan korkmaktadırlar. Bu durumda, devletin önemli mevkilerine getirilebilecek, İtalyan Silahlı Kuvvetlerin'de olduğu gibi P2 hadisesinde adı geçen tüm generallerin emekliye sevk edilmesiyle ortaya çıkan kuvvet boşluklarını doldurabilecek, Mason olmayan, yeterli sayıda yetenekli ve uygun kimseler bulmak da güçleşmektedir. Üçüncüsü; birçok delil göstermektedir ki, Farmasonluğa oldukça merhametsiz çevreler katılmıştır ve bunlar Kraliyet Ailesi'nin sağladığı imkânları kendi çıkarları uğruna o denli suiistimal etmektedirler ki, namuslu Masonlar bile, haberdar oldukları takdirde, bu faaliyetleri kesinlikle tasvip etmeyeceklerdir. Bu, tabii ki, tüm gizli cemiyetlerin başında olan bir problemdir. Bu tür cemiyetlerin kurucular tarafından güvenlik nedenleriyle hücrelere (localara) ayrılmış olması, cemiyet başkanlarını "aldatmakta" o denli rahatlıkla kullanılabilir ki, başkan kendisi bile fark etmeden, hiçbir zaman tasvip etmeyeceği faaliyetlerin "başında" olabilir."
Sayfa 276 - Boğaziçi Yayınları 2. baskı (1996)Kitabı okudu
·
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.