Basit ruhlar başkalarıyla savaşır ve bundan zevk alırlardı. Güçlü ruhlar ise sadece kendilerine yenik düşerdi, çünkü bilirlerdi karanlıkla aydınlık da insanların dayatması olan idealardan başka bir şey değildi. Bırakalım da karanlık karanlıkta kalsın. Belki de karanlık bunu seviyordu. Herkesin en nihayetinde iyi olacağını düşünmek koca bir aptallıktı, sözde iyi olarak anılanlar sadece acı sesleri bastırıp onları teşekkür çığlıkları gibi sunabilen politikacılardı.