Hoca hastalanmış,hastalığı da günden güne artmış. Istıraplı günlerinden birinde karısına, karıcığım demiş, git yüzünü gözünü beze, tak takıştır, sür sürüştür, en yeni, en güzel elbiseni
giy de gel, yanıma otur.
Karısı, a efendi demiş, sen bu haldeyken elim varır da süslenebilir miyim ben? O kadar vicdansız mı sandın beni?
Hoca, maksadım o değil hanım demiş, galiba ecelim yaklaştı; Azrâil gelirse belki sana gönül verir, beni bırakır, seni alır.