Gönderi

Bir yanımız almış başını uzaya gitmiş. Bir yanımız yerlerde sürünüyor. Bu ayrım insanlığın en büyük derdi, en utanç verici yönü. Ne güzel, ne güzel evrende gizler bulmak. İnsan kafasının karanlıkları delmesi ne güzel. Ama ne kötü, bütün dünya üstünde insanın insanı sömürmesi. Birtakım insanların birtakım insanları kul köle etmesi. İnsanların ömürlerini doldurmadan hastalıklar elinden gitmesi. Bir yandan insan kafası uzaya insan gönderirken, yığınlarca insanın okuyup yazması olmaması, dünyadan habersiz, ilkel insan hayatını yaşaması, ne korkunç. Her insan kafası uzaya adam gönderecek kadar bilgili olamaz, biliyoruz. Ama böyle bir çağda da insan ilk insanın hayatını yaşar mı? İşte bizi kahreden bu. Bizi utandıran bu. Herkesin ekmek bulduğu, hiç kimsenin kimse tarafından sömürülüp kul edilmediği, herkesin en azından okuryazar olduğu bir dünya olmalıydı uzaya giden dünyamız. Biz uzaya insan gönderiyoruz. Sevinç içindeyiz, övünüyoruz. İnsanları kutsuyoruz. Sevincimizden neredeyse toprak çatlayacak. İnsanlığa, insan gücüne güvenimiz, saygımız artıyor. Ama öte yanda bu sevincimize büyük bir insan kitlesi katılamıyor. İnsanların çoğunluğunun haberi bile olmuyor olup bitenden. O kadar haberi olmuyor ki, bu olup bitenlere hayret bile edemiyor. Milyonlarca, milyarlarca insan. İster istemez bu zaferimiz karşısında yüreğimiz cızz ediyor. Büyük sevincimizin bir yanı çöküyor.
25 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.