Öteki Şeylerin Tarihi'ni elime aldığım zaman kapağında yer alan illüstrasyon dikkatimi çekti. "Bir resim bin kelimeye bedeldir." sözü kafamda yankılanırken, kitabın hikâyesini âdeta çizimden okuduğumu hissettim. Ve başladım kitabın sayfalarını aralamaya... Yazarımız Sema Soykan'ın anlatım üslubunu sevdiğimi zaten biliyorsunuz. Daha önce "Keşke" ve "Adsız Roman" adlı iki romanını da okumuştum. İçeriğe uygun olan bilgileri kurgu içinde aktarma metodu çok başarılıydı. Lâkin kurguya dahil edemeyeceği nice bilgisi vardı. Onlar da bu kitabın içerisinde toplanarak bizlere aktarıldı. Eğlenceli bir anlatım üslubunu benimsemesi içeriği daha akılda kalıcı hale getirmişti. Kahvemi yudumlarken kitabın nasıl bittiğini anlayamadım. Hasbihal ederken okumak, okurken ise öğrenmek bir başkaydı. Yazarımızın tarihin her döneminden öteki şeylerin peşine düşmesi ve ardındaki saklı hikâyeleri aktarması ilgi çekiciydi. Eleştirel düşünmeyi ve sorgulamayı her zaman tercih eden bir insan olduğumdan kitabın içerisinde yer alan bilgiler kesinlikle zenginlikti. Sema Soykan geçmişe mercek tuttuğu anlatımında bilginin paylaştıkça çoğaldığını bizlere bir kez daha hatırlattı. Kalemi bu sayede geleceğe de meşale tuttu. Okumanızı ve aydınlanmanızı tavsiye ederim.

Öteki Şeylerin TarihiSema Soykan · Alfa Yayınları · 0294 okunma

·

52 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gizem Kısacıklar