Gönderi

Emaneti insanın üstlenmesi
Gerçek şu ki, Biz emanetleri göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar; onu insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir. (Ahzab Suresi, 72. ayet) {} (Bir de) Onlar (Mümin'ler), kendilerine verilen emanete ve verdikleri ahde (harfiyyen) riayet edenlerdir. (Mearic Suresi, 32. ayet) {} İnsanı, dünya üzerindeki diğer varlıklardan ayıran en temel özelliği eşyayı tanımlayabilme, düzenleyebilme kabiliyetine sahip bir varlık olmasıdır. Ontolojik ayrımda insanı diğer varlıklardan ayıran en belirgin özelliği düşünebilmesidir. {} Bu en temel belirgin özelliğinin olması, onun görev ve sorumluluklarının bilincinde olmasını, yaradılışına uygun hareket etmesini gerektirir. Bu bağlamda, insandan iki eylemi gerçekleştirmesi istenmekte ve beklenmektedir. Birincisi, görev ve sorumluluklarının bilgisine sahip olması (teori bilgisi), ikincisi ise bilgisine sahip olduğu görev ve sorumlulukları gerçekleştirmesidir (pratik). İnsanın EMANETİ üstlenmesi, yaradılış özellikleri ile onu gerçekleştirecek yetkinlikte bir varlık olarak yaratılmasıyla ortaya çıkmaktadır. {} Dolayısıyla emaneti üstlenme, insanın sözlü dil kullanılarak bir şeyi kabul etmesi anlamında değil, kendi yaradılış nitelikleri ile emanete layık olmasıdır...
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.