Özellikle,
imgelemde, insanlığın kaderini belirleyen davranışları ve işleri
simgeleyen «kültür kahramanları» üzerinde duracağız. Bu
durumda, işin başında,
üstün gelen «kültür kahramanlarının», kültürü, sürekli acı pahasına yaratan,
düzenbaz ve tanrılara karşı
(acı çeken) isyancı olduğu gerçeği ile karşı karşıya geliriz. Bu kahraman,
üreticiliği, yaşama egemen
olma yolundaki sonu gelmez çabayı simgeler. Ancak, üretimciliğinde, Lütûf
ve lanet, gelişim ve acı
çözülmez biçimde birbirlerine girift olmuşlardır. Prometheus, edim ilkesinin ilk
örneği olan kahramandır.
Ve Prometheus’un dünyasında, cinsiyet ve haz demek olan, kadın öge
Pandora, bir lânet, bir belâ, yıkıcı ve bozucu olarak
görünür. «Kadınlar neden
böylesine belâdırlar?» (Hesiod’da Prometheus’la ilgili) bölümün sonundaki
cinsiyetin suçlanışı, herşeyden önce, kadınların ekonomik
açıdan üretimci olmayışlarını, bir işe
yaramayışlarını, yoksul bir adamın bütçesindeki lükse ayrılan
harcamalar demek olduklarını belirtir. Kadının
güzelliği ve vaad ettiği
mutluluk, uygarlığın çalışma dünyasında, öldürücüdür