Yani biz, aslında Taksim'e cami, kurban derisi, darbeler ya da laiklik'i tartışmıyoruz.
Türkiye'nin sancısı, bir köfteye fit olanlarla, kendini bir köfte den daha aziz telakki edenlerin çatışmasından ileri geliyor.
Bir tarafta, ufku İsveç tipi bir sosyal demokrasi ve bilmem kaç dolar yıllık gelirle sınırlı saldırgan terakkiciler; bir tarafta da, kendi varlığını ve mensubu bulunduğu cemaati, dünyanın hep muhtaç olduğu bir özsuyunu kalbinde tutan emin bir çatı bilen köftesizler ...