Gönderi

“Gözlerinin önünden geçip giden bu manzara, o acı gerçeği, Maryam’ın onu sessizce ve pek de umursamadan terk etmiş olduğu gerçeğini zihnine adeta kazıdı. Maryam için bütün bunların, gerçekleşmesine gerek olmayan tatlı bir hülya olduğunu bu defa kesinlikle anladı. O siyah saçları rüzgârda uçuşan vefasız sevgiliyi tümüyle aklından çıkarmaya karar verdi. Ama bu mümkün olmadı. Yaşanacak yıllarının tümünü Maryam’ı unutmak, onun umursamaz ve vefasız halinin ruhunda yarattığı ezikliği giderebilmek için harcadıysa da, başaramadı. Kalbi, durup durup incecik bir su akıtan, kapanmayan bir yara yeri gibi sızladı. Bu yara bazen sızı olup içine çöktü, bazen öfke olup dışına taştı. Maryam’ı bir daha hiç görmedi, zaten sürmediği izine rastlamadı, hakkında tek bir kelime bile duymadı. Ama unutamadı. Maryam ikinci bir kişilik gibi onunla birlikte hep var oldu. Alınacak bir öç, görülecek bir hesap, kavuşulacak bir sevgili, dinmeyen bir özlem gibi karmaşık duygulardan ne varsa daha, hepsi oydu. Ama Maryam’ın bütün bunlardan haberi yoktu.”
·
13 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.