اَعُوذُ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجٖيمِ
بِسْـــــــــــمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٰيمِ
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمٖينَ وَالصَّلٰاةُ وَالسَّلَامُ عَلٰى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَاٰلِهِ وَصَحْبِهٖ أَجْمَعٖينَ
Manâsı:
"Bütün hamd-ü senâlar, medh ve şükürler, ezelden ebede kadar noksan sıfatlardan münezzeh ve kemal sıfatları ile muttasıf olan âlemlerin Rabbine mahsus ve münhasırdır.
Allahu Teâlâ'nın rahmeti, meleklerin istiğfarı ve mü'minlerin duaları, bütün mahlûkatın efendisi, önderi ve rehberi olan Hazreti Muhammed (aleyhis-salâtü vesselâm) ile âlinin, evlâdının ve ashabının üzerine olsun."
🌱Aziz din kardeşlerim!..
Bilmiş olunuz ki; besmele, hamd-ü senâ ve salât-ü-selâm ile başlamak ve yine salâvat-ı şerife ile bitirmek, duaların kabulü sebeplerindendir.
Düstur-u mükerrememiz olan Kur'an-ı Azim'ül-Burhan'da Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
وَقَالَ رَبُّكُمُ ادْعُونِٓي أَسْتَجِبْ لَكُمْ {ط} إِنَّ الَّذِينَ يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتٖي سَيَدْخُلُونَ جَهَنَّمَ دَاخِرٖينَ {ع}
Manâsı:
"Bana ibadet edin de, sizi sevaplandırayım, (veya, bana dua edin de, size icabet edeyim) bana ibadet (veya dua) etmekten kibirlenenler, yakında hor ve hakir olarak cehenneme gireceklerdir." (Mü'min Sûresi, 60)
🌱Müfessiriyn-i kiram: "Dua'dan murat ibadettir" buyurmuşlardır. Bundan da anlaşılıyor ki, dua etmek de namaz kılmak, oruç tutmak gibi ibadettir.
Dua'nın kıymet, ehemmiyet ve fazileti hakkında daha bir çok âyet-i kerimeler ve hadis-i şerifler vardır. Bütün enbiyây-ı izâm ve Rasûl-ü fihâm (aleyhim'üs-salâtü ves-selâm) efendilerimizle, ashabı kirâm, hak velileri, sâlihler, âlimler ve akılları başlarında irfan ve iz'anları yerinde olan mü'minler; Allahu sübhanehu ve teâlâ'nın dua'yı, zararları def ve yararları celp sebebi kıldığında ittifak eylemişlerdir.
Kaldı ki, akıllı bir insan, dua'nın faydalarını aslâ inkâr edemez Meğer ki -ne'ûzü billah- kâfir ola!...
Şöyle bir soru akla gelebilir:
❔Hakk Teâlâ, bütün olup bitecekleri bizzat takdir buyurduğuna göre, elbette her şeyi hakkıyla bilir. Şu halde, dua okumanın ne faydası olur.
Biz de, böyle düşünenlere âcizâne şöyle cevap verir ve deriz ki:
💭Evet; Hakk Teâlâ ilm-i ezelisiyle her şeyi takdir buyurmuştur. Bütün olup bitecekleri de hiç şüphesiz bilir, Şu var ki, her şey için de bir çok sebepler halk buyurmuş ve hepsini sebeplerine bağlamıştır. Meselâ, yağmuru nebatların bitmesine ve yetişmesine, ateşi insanların ısınmasına ve aşlarının pişmesine, evlenmeyi çocuğun dünyaya gelmesine sebep kılmıştır. Tıpkı bunlar gibi, dua'yı da hacet ve maslâhatların bitmesine sebep eylemiştir. Onun içindir ki, Enbiyây-ı izâm aleyhim-üs-salâvat-ü ves-selâm dua etmişlerdir. Yine onun içindir ki, Hazret-i Rasûl-ü ins-ü can ve Nebiyyi âhir zaman efendimiz hazretlerinden de nice dualar sâdır olmuş ve biz ümmetine dua okumayı tavsiye ve tergip buyurmuştur.
Lâkin, duanın bazı şartları vardır ve her şeyden önce bunları bilmek ve bellemek lâzımdır.
🌷DUANIN ŞARTLARI NELERDİR ?🌷
1- Dua edecek kimseler, evvelâ, bütün günahlarına nedamet ve tövbe etmeli ve bir daha günah işlememeğe azim ve niyyet eylemelidir. Kul, ancak bu sayede temiz ve tahir olur, böylece içi ve dışı temiz olan kimsenin de duası mutlaka makbul olur.
2- Dua'dan evvel, sadaka vermeli veya bir hayır işlemelidir.
3- Sağlam ve sarsılmaz bir inanç ve itikad içinde bulunmalı ve dua'yı sıdk ve ihlâs ile okumalıdır.
4- Kendisini daima kusurlu görmeli, noksan ve kusurlarını görmek ve düşünmek hususunda himmetini yükseltmelidir.
5- Dua'ya başlanılmadan, namaza hazırlanır gibi abdest alınmalı, kıbleye yönelinerek diz üstü oturmalı ve ululardan ulu, yücelerden yüce zât-ı kibriyânın huzuru-i izzetinde bulunulduğu aslâ unutulmamalıdır.
6- Dua'ya başlarken hamd-ü senâ eylemeli, salâvat-ı şerife getirmeli ve sonunda yine salât-ü selâm ile amin demelidir.
7- Dua'yı tekrar tekrar okumalı, hiç değilse üç defadan eksik etmemelidir.
8- Haram şeylerle, oluş bir şey için dua okumamalıdır.
9- Acele edilmemeli ve bilhassa dua'nın kabul olunmayacağı zan ve itikadına kapılmamalı, inancı bozmamalı ve murat hasıl oluncaya kadar çalışmalıdır.
10- Dua okunurken, başka hiç bir söz söylememeli, namaz kılar gibi sükûnet, vakar, huşû ve hudû içinde bulunmalı, sağa sola bakınmamalıdır.
11- Ağız, her mânada ve her bakımdan temiz olmalı ve lisan daima temiz bulundurulmalıdır. (Dillerinden her türlü kötü ve çirkin sözler, küfürler, dedikodu, iftira vesaire eksik olmayan kimseler, ağızlarını ve dillerini tövbe ile bu gibi pisliklerden temizlemedikçe, Allahu Teâlâ ve tekaddes hazretlerinin mübarek ism-i şerifini zikretmeğe aslâ cür'et etmemeli ve bu gibiler huzur-u akdesinden hiç bir murat istememelidirler. Unutmamalıdır ki, bir devlet veya hükümet büyüğünün veya hatırı sayılır herhangi bir zatın huzuruna çıkmak için bile insan kendisine bir çeki-düzen verir, yeni ve temiz elbiselerini giyer, mümkün olduğu kadar edep ve terbiye içinde bulunmağa, edepli ve terbiyeli konuşmağa dikkat ve gayret eder.)
12- Ağızdaki kötü kokular, misvak ile giderilmeli ve özellikle dua edilecek yer temiz olmalıdır.
13- Dua'yı yavaş yavaş, yalvara yalvara okumalı ve muktedir olabilirse ağlamalıdır. (Bu esnada ölümü, can acılarını, mezarı ve mezardaki karanlık ve yalnızlığı, kabir azaplarını, kıyametin şiddet ve dehşetini göz önüne getirmeli, günahları düşünmeli ve insanoğlunun nasıl acınan bir halde bulunduğu aşka getirilmelidir. Ağlarken, ne lüzumundan fazla ses çıkarmalı, ne de ağladığını gizlemelidir.)
14- Okumağa aralıksız devam etmeli, duanın bir kısmı eksik bırakılmamalıdır.
15- Evvelâ Rasûl-ü ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) efendimizden naklolunan veya gelmiş geçmiş sâlihlerden kalan duaları okumalı ve kendiliğinden hiç bir şey katmamalıdır.
16- Dua okunurken, elleri omuz hizasına kadar kaldırmalı, koltukları açmalı, tamamlayınca elleri yüze sürmelidir.
🌷DUA KONUSUNDA BİLİNMESİ GEREKLİ BAZI HUSUSLAR
Hanefi mezhebine göre, mukader olan şeyler bir sebebe münhasır değildir. Cenab-ı Hakk'ın bir şeyi takdir buyurması için müteaddit sebepler vardır. En kuvvetli sebep duadır.
Hz. Ömer'ül-Farûk (radıyallahu anh) ordu kumandanlarına:
🗯️Askerin çokluğu ile nusret istemeyiniz. Dua ile Hakk'tan nusret talep ediniz. Sizler, dua ile meşgul olunuz. İcabeti size meşgul etmesin, buyurmuşlardır.
Hz. Ali (kerremallahu vechehu) efendimiz de:
—İrfeu emvâce-el belâ-i bid-dua.—
🗯️Belâ dalgalarını, dua ile ref ediniz, buyurmuşlardır.
Fahr-i kâinat aleyhi ve âlihi ekmel'üt-tahiyyat efendimiz hazretleri de bir hadis-i şeriflerinde:
—Len yenfa'u hazere min kaderi ve lâkin'id-dua-i yenfa'u mimmâ nezele ve mimmâ lem yenzil fe-aleyküm bid'dua-i ibadallah.—
💭Manâsı:
"Kaderden sakınmakta fayda yoktur. Lâkin, duanın gelen ve gelmeyen belalara faydası vardır. Ey Allah'ın kulları, size lâzım olan duadır, dua ediniz" buyurmuşlardır.
Hz. Zekeriyya (aleyhisselâmın), gizlice dua ettiğini, Cenab-ı Hakk Kur'an-ı Hakim'inde beyan buyurmaktadır:
إِذْ نَادٰى رَبَّهُ نِدَٓاءً خَفِيًّا
Manâsı:
"Hani, Zekeriya Rabbi celle şâneye gizlice yalvarmış, niyaz etmişti." (Meryem Sûresi, 3)
Hiç şüphe yoktur ki; Zekeriya (aleyhisselâm), edebe riayetinden dolayı gizlice dua ve niyazda bulunmuştur. Yoksa, Cenab-ı Hakk'a nisbetle gizli veya aşikâr müsavidir. Dua'nın gizli olmasını ihtiyar eylemesi, ihlâsta, ziyade, riyâdan uzak ve insanların görmelerinden ve yermelerinden ırak bulunmak içindir.
Nitekim, dua'nın gizli olmasının, duanın âdâbından bulunduğu, Hz. İmam-ı Hasan (radıyallahu anh) efendimizin "Gizli dua ile, aleni dua arasında, yetmiş kat fark vardır." buyurmuş olmaları ile de sabittir.
Kur'an-ı Azimü'ş-Şânda da:
اُدْعُوا رَبَّكُمْ تَضَرُّعًا وَخُفْيَةً {ط} إِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْمُعْتَدٖينَ
Manâsı:
"Rabbiniz (celle şâne)'e, yalvarıp yakararak gizlice dua edin. Muhakkak ki, Allah (u Teâlâ) haddi aşanları sevmez." (A'raf Sûresi, 55) hükmü celili gayet sarihtir.
🌷DUANIN KABUL ALÂMETLERİ🌷
Ulema-i âmiliyn ve meşâyih-i sâlihiyn rıdvanullahi teâlâ aleyhim ecma'iyn hazeratı şöyle buyururlar ki:
🗯️ Dua eden kimse, henüz duada iken veya duadan sonra elinde olmaksızın huşû gelse, yahut ağlaya ağlaya düşse veya terlese veya üşüse veya aksırsa, vücudunda titreme başlasa veya kızarsa, veyahut yük altından çıkmış gibi hafiflese, o kimsenin duası kabul edilmiş olur.
Böyle bir hal vaki olunca, Hakk Sübhanehu ve Teâlâ'ya çok şükreylemeli ve:
{ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذٖي بِنِعْمَتِهٖ تَتِمُّ الصَّالِحَاتُ }
Manâsı:
"Ni'metleriyle iyi ve hayırlı işlerimi tamamlayan Allahu Teâlâ ya hamd ve senâlar olsun." demelidir.
Zira, bir hadis-i şerifte: "Sizlerden biriniz, ne zaman dua okur da gönlünde icabet alâmetleri belirirse, bu duayı okuyunuz." buyurulmuştur.
🌷DUALARI MÜSTECÂB OLANLAR🌷
1- Adil hükümdarlar.
2- Mazlûm olan kimseler (Fâcir ve kâfir olsalar da, duaları red olunmaz).
3- Muztar (çaresiz kalmış, başı sıkışmış) olanlar.
4- Salih kimseler.
5- Misafirler.
6- İftar vaktinde oruçlular.
7- Ana ve babasına azar ve eziyet etmeyen kimseler.
8-Babalar (babanın oğlu aleyhindeki duası derhal kabul olunur.)
9- Henüz tevbe etmiş veya henüz İslâm'a gelmiş kimseler.
10- Bir müslüman kardeşi için gıyabında dua edenler.
11- İyilik görenler.
12- Hocalar ve üstadlar.
🌷DUALARIN KABUL OLUNACAĞI VAKİTLER🌷
1- Mübarek Recep ayının ilk gecesi.
2- Mübarek Şaban ayının on beşinci gecesi.
3- Arefe günleri.
4- Cuma gecesi ve gündüzü (bilhassa, Cuma günü hatip minberde ve iki hutbe arasında oturduğu zamandan itibaren namaz kılınıncaya kadar olan zaman duaların kabul olunacağı vakittir.)
5- Her gecenin son üçte biri.
6- Ezan ve kamet okunurken (bilhassa müezzin hayya alel felah dedikten sonra).
7- Musibette olan kimse için derhal yapacağı dua.
8- Allah yolunda savaş zamanlarında.
9- Her namazdan sonra.
10- Her Kur'an okunduktan sonra.
11- Her secdede.
12- Her seher vaktinde.
13- Bir müslüman cemaati bir yerde toplandığı zaman.
14- Zikir meclislerinde.
15- Yağmur yağarken.
16- Namazlarda imam cehr ile Fatiha okuyup veled-dâlliyn dediği zaman.
17- Kâbe-i muazzamayı görünce,
18- Zemzem suyundan içince.
🌷DUALARIN KABUL OLUNACAĞI YERLER🌷
Hasan'ül-Basri (rahmetullahi teâlâ)'nin, Mekke-i Mükerreme halkına gönderdiği bir risalede açıkladığına göre, Kabe-i muazzama'da 15 yerde yapılan dualar müstecâb olur:
1- Tavafta.
2- Mültezimde.
3- Altın oluk altında.
4- Beyt-i Mükerreme'nin içinde.
5- Zemzem kuyusu yanında.
6- Safa'da.
7- Merve'de.
8- Saiy'de.
9- Makam-ı Hanefi'de.
10- Arafat'ta.
11- Müzdelife'de.
12- Şeytan taşlanan üç yerde.
13- Rasûl-ü Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz hazretlerinin muvacehe-i şerifesinde.
14- Mescid-i Şerifte.
15- Diğer mabetlerde ve mübarek mekân-ı şeriflerde.
◆ Hemen ilave edelim ki, dua her tarafta ve her mekânda kabul olunur. Ancak, yukarıda yazdığımız mübarek makamlarda bulunan ve bulunacak olan mü'minlerin bu mühim fırsatı kaçırmayarak o makamların feyiz ve bereketinden faydalanmalarını temin maksadiyle bu açıklama yapılmıştır.
🌼DUANIN KIYMET, EHEMMİYET VE FAZİLETİ🌼
Ey mü'minler!.. Ey muvahhidler!.. Bilmiş olunuz ki, dua denilen şey pek büyüktür. Çünkü, dua bir tazarrû makamıdır. O makam-ı tazarrûda kendini gayet küçük tutmak, teâlâ ve tekaddes hazretlerini gayet büyültmek, yüceltmek, her şeyi ondan dilemek ve beklemek gibi ehemmiyet ve fazileti dolayısıyla dua gibi büyük ibadet olmaz. Zira, mü'min ve muvahhidin merci ve me'vâsı, ancak ve yalnız Allahu Sübhanehu ve Teâlâ'dır. Kemal-i hudû ve huşû ile, hulûs-u kalb ile mütevekkilen alellah yapılan duaların, nezd-i ilâhide ne kadar makbul ve mu'teber olduğu hakkında dinî eserlerde bir çok misaller zikredilmiştir.
➤ Sırası gelmişken ilave edelim ki, Bayram gecelerinde, Kadir gecesinde, Çarşamba günleri öğle ile ikindi arasında, her günün zeval vaktinde, İhlas suresinin kıraatinden sonra dualar müstecâb olur.
✧ Ancak, bir şey hakkında dua edildiği halde, o şeyin husule gelmemesinden dolayı üzüntü ve ümitsizliğe düşmemelidir. Unutma- malıdır ki, istenilen o şey hakkımızda hayırlı olmayabilir. Duasının kabul olunmamasından ötürü müteessir de olmamalıdır. Zenginlik, rütbe veya mevki talep edenlerden, o muratları hâsıl olduktan sonra kibir ve gurura kapılanlardan bir çokları, bu yüzden imanlarına zarar getirmişlerdir.
Rehber-i Necat'ta tafsilen yazıldığı gibi, ashab-ı Rasulullah'tan iken zengin olunca zekâta itiraz eden Sa'lebe hakkında âyet-i celile nâzil olmadı mı? Firavun'u firavunlaştıran, hükümdarlık mevkiine satvet ve saltanatına gururlanması değil mi idi? Eba Cehil'e kavminin reisi olmak kibir vermemiş mi idi?
✧ Onun için, her şeyin hayırlısını istemek lâzımdır. Dua ederken:
💭Yâ Rabb! Bu iş hakkında hayırlı ise, lütfen ihsan buyur demek münasip olur.
◆ Zira, Rabbimz kullarına şerri münasip görmez. Kul, şerri ister, Cenab-ı Halık yaratır.
Hayırlı işlerin için dua et... En çok, güzel huy sahibi olmak iste, müttaki olmak, âlim, kâmil olmak için tefik ve hidayet dile.. Son nefeste kâmil bir iyman ile ölmek için çok çok dua etmek gayet mühimdir. Bu yolu selâmetle geçmenin ne büyük bir ni'met olduğunu, o tehlikeleri atlatmanın ciddi mücadele ve mücahedelere bağlı bulunduğunu alimler bilirler. Bütün büyüklerin, en çok korktukları son nefestir. Allahu sübhanehu ve teâlâ, o vakitlerimizde mü'inimiz olsun. Amin ve bi-hürmeti seyyid-il mürseliyn.✨
•| 
Resulullah'ın Dilinden Büyük Dua Kitabı 💦
·
80 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.