Risâle-i Mahbûb
Üsküdar'a gittim bugün. Hava öylesine güzel, Üsküdar öylesine kalabalık. Kalabalığın uğultusu işitiliyor...Göğün payıma düşen kısmında şu ilginç satırları okudum:
Her uğultunun, her gürültünün kubbesini sükûtun sütunları ayakta tutar. Kulağı işitmez kılan her yüksek ses sükûtun üzerine devrilir.
İç sesime kulak vermektense müzik dinlemeyi tercih ettim. Zorlanan adımlarımın ritime ihtiyacı vardı.
***
Şeyh Gâlib, Hüsn ü Aşk'ı yazdığında şunu itiraf eder:
Esrârını Mesnevi''den aldım
Çaldımsa da mîrî malı çaldım
Fehmetmeğe sen de himmet eyle
Ol gevheri bul da sirkat eyle
Ben de eğer bir gün bir hikâye yazacak olursam bu küçük risâleden çalmayı düşünüyorum. Müstakbel sirkatimi şimdiden itiraf ederim.
***
Henüz metroda yarıladım kitabı itiraf edeyim. Içimde bir kaç kez, bir hikâyenin ilk cümlesi olabilecek evsafta hissler duydum ama telefonu çıkarıp da not almaya üşendim.
***
Büyüyen Ay yayınlarını böyle güzel eserleri neşrettiğini için bir kez daha tebrik ediyorum. Çok kıymetli bir hizmet bana göre. Ne varsa eskilerde var diyeceğim geliyor.
***
Kitabı şiddetle tavsiye ettiğim anlaşıldı sanırım. Kitaba dair bir ipucu tadımlık bir metin de burada paylaşmak isterim:
"Hacı Mahmud Efendi b. Abdulgafur Efendi Hazretleri min tarafillah işaretle insan Erzurum'a gelip bu dâîlerini bulup âşina-yı ezelî bulup beni benden bî-ihtiyâr alıp tecdîd-i bîat müyesser olup hâlâ himmetleriyle kâh mukallid ve kâh muhakkik ve kâh mahv ü kâh sahv ü kâh şükr ü kâh fenâ ve ender fenâ teferruk ba'del-cem her ânda öbür şânda beyne'l usbûayn celâl ve celâl, üns ü heyette fânî diyâr-ı 'ademde bî-nâm ü nişân yok oldum."
·
1 artı 1'leme
·84 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.