Düşünmek avlanmak demektir, kavramlarını ve fikirlerini bünyemize katmak için başkalarının izini sürmek demektir. Gösterişçilik, yanlış anlamalar, şiddet ve küstahlık olmadan gerçekleşmez bu. Düşüncenin mümkün olabilmesi için belirli bir kibir gerekir. Yahut en azından, bu varsayımdan uzak durabilecek bir felsefe yoktur. Felsefe tarihi herhangi bir gerekçe ortaya konmadan girişilmiş bir yağmalama tarihi gibidir. Ama haklı olmaya dair bir şey değildir felsefe. Kendine maletme, asimile etme, dönüştürmeye dairdir; Müller'in dediği gibi, şeylerden faydalanmaya dairdir.