Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Benim çocukluğuma dair tek suret var Handân O suret şimdi ben değilmişim gibi bakmıyorum göğe "İnnâlillahi ve innâ ilehyi raciûn" demeyi öğrendim Yere bakıyorum; toprağa... Gökyüzü nasıl rücû eder toprağa Anlamaya çalışıyorum Anladıkça kanıyorum idrâk edemediğim yerlerden Yerinde yüzü varsa niye gökyüzüne bakmalıyım diye anlamsız sorular soruyorum Meğerse aslolan yeryüzüymüş Handân Gökyüzü bir ayna... Âh be Handân! Nasıl anlatayım sana Her geliş bir dönüşün habercisiyken nasıl anlatayım Dönüş diyorum Handân İnsan geldiği gibi gidemiyor Dönüşüyor Bazen vahşi oluyor bazen Hazret... Her şey aslına rücû ederken dönüşmeden olmuyor dönüş Bende dönüştüm Handân İçimdeki vahşi Hamza'yı arıyor sadece Çıkartsam şunun ciğerini de çiğnesem çiğnesem Hazret olsam diyorum Sonra çocukluğumdaki suretim geliyor aklıma Hamza gibi tertemiz Göğe bakıyorum Ve yeryüzünde Vahşi oluyorum Hamza'yı öldürmedim biliyorum Ama öldürsem de Vahşi olamam onu da biliyorum Hazret olamam lakin hasret hep benim Handân Aslını özleyen ve dönüşemeyen ruh benim İnnâlillahi ve innâ ileyhi raciûn... Ne Hamza olabildim ne Vahşi ne de Hazret... GUSSANÂK
·
101 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.