Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

358 syf.
4/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
İlk iki yüz sayfasını bir hayli sevdiğim, kalan yüz elli sekiz sayfada beni hayal kırıklığıyla baş başa bırakan bir kitabın yorumuyla daha merhabalar. Evde olmadığım ve yanımda kitap getiremediğim için eğitimden arta kalan zamanlarda pdf okuyarak vakit geçiriyorum. Ne gezmesi, ne spası... Kitabın ilk kısmı öyle güzeldi ve doğaldı ki yine herkese gidip alın diyeceğim bir kitap bulduğumu sanıp heveslendiysem de yazarın klişe yazmayayım çabasıyla (benim gördüğüm bu en azından) yazdıklarını okurken adeta yıkılıp sözümü geri aldım. Amy doğumdan sonra beyin felci geçiren, yaşamasına ailesi dışında kimsenin umut beslemediği, çok bilmiş ve sempatik bir kız. Onun ilginç bakış açısı, zekası ve okuma aşkından etkilenmemek imkansız. En güzeli de kendini sevme ve zorlukların üzerine gitme yoluyla ilham verici bir karakter olması sanırım. Matt ise obsesif kompülsif bozukluğu olan, bu konuda da bir hayli zorlanan bir diğer karakterimiz. Birbirlerini uzun yıllar boyunca görmelerine rağmen tanımayan bu iki gencin, güzel bir arkadaşlık kurduğu ve birbirlerini tamamlayan yönleriyle gerçekten mutlu eden bir başlangıcı var kitabın. Her şey karakterlerimizin hayatın içine girmesiyle değişiyor. İkisinin de hataları, yanlış düşünceleri ve çeşitli takıntıları olduğu için bu süreç insanı biraz kızdırıyor ama beni alınan kararlar ve hatalardan ziyade kurgu rahatsız etti. Eminim görmüşsünüzdür, genelde yorumlar Amy'ye kızdığını söyleyen içerikler barındırıyor. Ben aslında iki karaktere de kızmadım, direkt yazara kızdım. Neden bu şekilde işledi olayı? Neden bu kadar çok mantık hatası yaptı? Arada birkaç ufak detay var, spoiler olmaması için söylemeyeceğim ama okursanız mutlaka fark edersiniz. Hiç aktif olmayan bir karakterin, habersiz olayların ortasına çekilmesi mesela. Abartılı bir yanlış anlaşılma süreci ve bunun tam üç kez tekrarlanması mesela... Sonunda da bizi hiç tatmin etmeyen bir son yazarak olayı yine o tekrara düşürmesi mesela... Yani bilmiyorum. Bu karakterler, bu kurgu ve malzemeyle onlarca şey yazılabilirdi ve bence katiyen klişe olmazdı ama yazarın tercihi bu yönde olmamış. Kitabı sevdim mi? Pek sayılmaz. Başı kötü sonu sağlam bir kitap güzel bir hatıra bırakabilir ama başı güzel sonu kötü olunca daha çok hayal kırıklığı hissettiriyor. Peki tavsiye eder miyim? Hem evet hem hayır. İlk kısım gerçekten etkileyici ve düşündürücü olur, bu yüzden tavsiye ederim demek geliyor içimden ama ikinci kısmın verdiği hüsranı yaşamanızı da istemem.
Kalbinden Geçeni Söyle
Kalbinden Geçeni SöyleCammie McGovern · Pegasus Yayınları · 201793 okunma
··
48 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.