Sara başını çevirip dudaklarımı yaladı. Ağzını ve dilini
dudaklarıma yapıştırıp ağzımın içine inlediğinde daha fazla
dayanamadım. Ritmimi kaybetmiştim. Bacaklarım kalçala
rina çarparken ateş içinde yanıyordum. Ta ki tüm vücudum
gerilip birden rahatlayana kadar.
Olduğum yerde kalmış, sersemlemiştim. Orgazm ol
duktan sonra yavaşlayan ağır öpücüklerinin tadını çıkarı
yordum. Oda yok olmuş, kulağa ne kadar klişe gelirse gelsin
zaman durmuştu. Bu geceyle ilgili her şey onun vücuduyla
ve dudaklarıyla ilgili oluvermişti. Öpüşürken Sara gözlerini
açıp benimkilere baktı. Yavaşça içinden çıkıp yumuşak, aç
dudaklarının benimkilerle buluşmasına izin verdim. Ağzının
şeklinden zevk alıyordum. İki parmağımı cinsel organında
gezdirirken altımda kıvranması hoşuma gidiyordu. İki par
mağımı içine doğru bastırdım. Nasıl sıcak olduğunu, ona
verdiğim zevkin kalıntılarını hissedebiliyordum.
Parmaklarımı biraz daha içine sokarak, “Seni yaramaz
kız," diye fısıldadım.
Parmaklarımı geri çekerken vücudu gitmeme izin ver
mek istemiyor gibiydi. Gülümsedim. Ama kalkıp doğrulması
gerekiyordu, böylece ben de geceme devam edebilecektim.
Ayağa kalkıp pantolonumu giydikten sonra eğilip Sa
ra’nın bacaklarını çözdüm. Sara doğrulup masaya oturduktan
sonra beni gömleğimden çekerek bacaklarının arasına aldı.
“Şimdi ne yapacaksınız?” Ellerini göğsümde gezdiriyordu.
"Herhalde akşam yemeği yeriz."