Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

97 syf.
·
Puan vermedi
Söz bulantı verir oldu “ yazmış Leyla Erbil bir öyküsünde . Acaba anlatmaya çalışmaktan yorulmuş ve yazmaya mı geçmiştir ? Yazarken kimse müdahale edemez çünkü insana ve insan avazı çıktığı kadar yazıp açıklayabilir derdini hele bir de işin içine kurgu katarsa her okuyuşta farklı detaylar da gösterebilir insanlara . . Evet ,Leyla Erbil’in derdi ne peki ona bakalım biraz da . Toplum ve düzeni tabii ki…”Böyle gelmiş ,böyle gider “ diyen bir kadın değil o ,toplumsal algının değişmesi gerektiğine inanan bir kadın . Başkaldırı hem de gümbür gümbür inadına bir başkaldırı halinde olduğundan öykülerine de yansımış bu durum . Mesela “Gecede” öyküsünün bir yerinde der ki : “Kızlar koşmamalı der annem ,örselenirlermiş ben de bu yüzden koşularda birinci oluyorum. “… . Kadın olmanın ikincil bir sey olmadığını ve birey olmanın cinsiyetten bağımsız olduğunu bu kadar sert anlattığı için Türk edebiyatında yerinin ayrı olduğuna inanıyorum . Öykülerde geri dönüşler ,iç monologlar ,bilinç akışı vs bolca var . Anlamak için çok dikkatli okumak lazım. Noktalama işaretleri konusunda da farklılıklar var ama okumaya değer öykülerdi bence . . Leyla Erbil de Virginia W. Gibi kadın yazar olarak sınıflandırmak istemiyor ve Freud’dan da etkilendiğini öykülerinde görüyoruz. Özellikle “Ayna” öyküsü çok sarsıcı ve belki de okuyunca itileceğiniz türden ancak genel anlamda çok sevdim “Gecede” ve “Ölü” en beğendiklerim oldu .
Gecede
GecedeLeyla Erbil · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2013833 okunma
·
73 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.