Hayallere sıkılmış bir kurşun değil midir oysa ki her elveda
Hüznün kapladığı her sonbahar gibi
Issız rüzgarların yalnızlığı sensizlikten esinlenirken
Gücü tükenmiş bir kaç dizeden ibaret midir yaşam
Kaç ruhu eskitti bilinmez bu soğuk ve bi o kadar karanlık sokaklar
Kaç gündüzü kararttı, kaç yaprağı sararttı bu hissizlik
Kaç bakışın elinden aldı yaşama sevincini
Ne saniyeleri saatlere, saatleri senelere çevirdi
Bir çocuğun elinden oyuncağını almak kadar can acıtıcı
Taş duvarlar arasına hapsolmuş duyguların ötesinde bi yaşam
Bilinmezlerin içinde bilmişlik taslıyor bu gece ölüm
Bir tutam sensizlik serpiştirilmiş tüm sayfalara
Mehmet Gür