"Zarf sende mi?" O sordu.
Jekyll, "Yaktım," diye yanıtladı, "ne yaptığımı düşünmeden önce. Ama üzerinde posta damgası yoktu. Not teslim edildi.”
"Bunu saklayıp üzerinde uyuyayım mı?" Utterson'a sordu.
Cevap, "Benim adıma tamamen yargılamanızı diliyorum" oldu. "Kendime olan güvenimi kaybettim"
Avukat, "Peki, düşüneceğim," dedi. "Ve şimdi bir kelime daha: Vasiyetindeki ortadan kayboluş şartlarını Hyde mı dikte etti?"
Doktor baygınlık hissine kapılmış gibiydi; ağzını sıkıca kapattı ve başını salladı.
"Bunu biliyordum" dedi Utterson. "Seni öldürmeye niyetliydi. İyi bir kaçış yaşadın.”
Doktor ciddiyetle, "Amacıma çok daha uygun bir şey buldum," dedi: "Bir ders aldım - Aman Tanrım, Utterson, ne büyük bir ders aldım!" Ve bir an elleriyle yüzünü kapattı.
Avukat dışarı çıkarken durdu ve Poole'la bir iki kelime konuştu. "Hoşçakalın" dedi, "bugün bir mektup teslim edildi: Haberci nasıl biriydi?" Ancak Poole posta dışında hiçbir şeyin gelmediğinden emindi; "ve bununla birlikte yalnızca genelgeler" diye ekledi.
Bu haber ziyaretçinin korkularının yenilenmesine neden oldu. Açıkça görülüyor ki mektup laboratuvarın kapısından gelmişti; muhtemelen, gerçekten de dolapta yazılmıştı; ve eğer böyleyse, farklı şekilde değerlendirilmeli ve daha dikkatli ele alınmalıdır. O giderken gazeteciler kaldırımlarda kısık sesle ağlıyorlardı: “Özel baskı. Bir milletvekilinin şok edici cinayeti” Bu bir arkadaş ve müşterinin cenaze konuşmasıydı; ve bir başkasının iyi isminin skandalın girdabında kaybolması korkusundan belli bir endişeden kendini alamadı. En azından vermesi gereken hassas bir karardı; ve alışkanlık gereği kendine güvenen biri olduğundan, öğüt alma özlemi duymaya başladı. Doğrudan elde edilecek bir şey değildi; ama belki de avlanmış olabileceğini düşündü.
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.