Bu uzun süren rüyanın hayra yorulmıyan yerlerini tetkik etmenin yeri burası değildir. Ancak, pek yakın bir mazinin Türkü bu kağılıyan uygunsuz işlerini kısaca gözönüne almsak Partimizin niçin laik prensibine sarıldığını ve buna çok derin bir sadakatle bağlanmış olduğunu anlamış oluruz. Çok ileri gitmiyerek yalnız Osmanlı İmparatorluğunun kurulduğu günden battığı güne kadar bu (yapmacık millet) içinde, o devleti kuran, yaşatan, en son bugün iftihardan göğsümüzü kabartan eserleri yaratan bir Türk milleti vardı. Bu ulus (yapmacık Osmanlı milleti) hamurunda kaynaşmış, yalnız (din ve devlet) uğruna çalışmış, çarpışmıştır. Kurulduğu günden başlıyarak düştüğü güne kadar gidişi izlenirse Türk milletinin bu devletin yıkılış ve sönüşünde hiçbir dahli olmadığı anlaşılır.