Gönderi

50 syf.
·
Not rated
Stefanın akıcı eserlerinden olan bir yapıt. İnsan hayatında bazen öyle anlar gelir ki içimizden bir ses yapmayı istemez fakat yapmak zorundayızdır. Bu zorunda olduğumuz durum her neyse yapmadığımızda kötü bir sonuçla karşılaşırız. Bu durum mecburiyet olarak adlandırılır. Bunu açıklamak istedim çünkü insanlar “Hayır!” diyemedikleri her şeyi mecburiyet olarak adlandırmaktadır. İçinizde karşı koyma isteğinizin bulunduğu fakat imkanınızın bulunmadığı her durumu mecburiyet değildir. Günlük hayatta verebileceğimiz birçok örnek vardır. Kırmamak adına verdiğiniz bir notunuz, ayıp olmasın diye gittiğiniz bir buluşma sizi bunu yapmaya mecburmuşsunuz gibi hissettirir. Bunu yaparken de çoğu insan karakterinden ödün verir. Notu istemeyerek veren biri, bir sonraki vereceği notta vermemek için yalana başvurabilir. Buluşunca katlandığınız insanla buluşmamak için belki yalana başvurur belki de istemsizce kırıcı olarak karşısındakini soğutmaya yönelik hareketler yapabilir. Böyle durumlarda ikna edici olmak için karakterinizin sınırlarını iyi çizerek aslında mecbur olmadığınızı fark etmeniz lazım. Olayı anca iç dünyanızda çözerek üstesinden gelebilirsiniz. Bu iç savaşını kazan kim varsa güçlü birer birey olarak görülmektedir. Stefan Zweig’in yazdığı gibi “İçinde bir yerler hayır diyorsa sende hayır demelisin. Hayır demeyi bilmelisin.” Sizlerde güçlü birer birey olabilmek için kendinize, çevrenize ve sizi zayıflatan herkese hayır demeyi öğrenin.İyi okumalar.
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202162.7k okunma
·
66 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.